0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İzmir Hilton Oteli’nde 1993 yılında Genel Müdür Asistanı olarak işe başlayan ve yaklaşık 17 yıl turizm sektöründe farklı birimlerde çalışan ve 17 yıl sonra nokta koyarak sanayiciliğe geçiş yapan Ebru Ertamay, şimdilerde sanayi alanında hizmet veriyor. Üretim alanına yakın olmak adına Çiğli Organize Bölgesi’nde yeni yerinde hizmet veren Tamay Endüsteriyel Ürünler Sanayi’ne konuk oluyor ve soruyoruz.

Hizmet sektöründen sanayiciliğe geçiş nasıl oldu?

Hizmet sektöründe işimi severek yaptım. Ancak babamızdan gelen bir özelliğimiz olan işi sahiplenmek ve üzerine bir şeyler koyabilmek. Yaklaşık 17 sene sonra babamın rahatsızlığı nedeniyle hizmet sektöründen ayrılarak ilk emekliliğimi de Hilton’dan yapmış oldum. Sonrasında var olan bir sanayimiz vardı. Kardeşim uzun yıllar babamın yanında çalışıyor olmasıyla iki kardeş, üçüncü nesil olarak işin başına geçtik. Ama firmamız dedemiz ve kardeşiyle kurduğu 65 yıllık bir firma ticari hayatına Bakır İşleme Tesisi olarak başlamış. Sonra teknolojiye ayak uydurarak farklı eşya gurupları olarak özellikle ev ve madeni eşyalar üretmişler. 1986 yılından itibaren de paslanmazın Türkiye pazarına girmesiyle birlikte firmamız mutfak eşyaları, bulaşık makinaları tarzında sanayi guruplarına üretimler yapmış. Biraz daha farklılaşmak adına üretim gurubumuzda değişiklik yaptık. Artık mutfak gurubu yapmıyoruz ama tedarikçi olarak çalıştığımız partner firmalarımız var.

TURİZM SEKTÖRÜNDEN SONRA SANAYİCİLİKTE ZORLANDIM

Sanayicilikte zorlandınız mı?

Turizm sektöründen sonra bu tarz bir üretime geçmek kolay olmadı. Bir buçuk yıldan beri sanayinin önce işi kardeşimle birlikte iş paylaşımı yapmak durumunda kaldık. Bu daha iyi oldu. Ben biraz daha şirketin Dış İlişkiler  Pazarlama ve finansından sorumluyum. Erkek kardeşim Haluk Ertamay ise, daha çok üretim ve satışın başında oluyor. Markamızın verdiği bilinirliğimizi üçüncü kuşak olarak farklı bir hale getirdik. Ürün guruplarımız yurtdışında da çok büyük partnerlerimiz tarafından üretilen malzemeler.

Hangi pazarlarda yer alıyorsunuz?

Kendi ürünlerimizi Azerbaycan, Irak, Suriye pazarında yer alıyoruz. Bu arada bir buçuk yıldır bir İspanyol firmasının mümessilliğini aldık. Anahtar teslimi kesimhane kuruyorlar ve çok ciddi olarak saatte 60 büyük baş hayvanı kesimhanesini yapıyorlar. Onların tedarik ettikleri bir takım ürünlerin yanında biz kendi ürün gruplarımızı koyuyoruz. Bunlar da, paslanmaz üzerine her türlü gıda işleme hatları, ileri işleme tesisleri ve ambalajlamadan, paketlemesine. Ürünün girişinden, çıkışına kadar her türlü et, balık ve kuru bakliyatgillerin üretilebilecekleri ürün grupları yapıyoruz.

Kurduğunuz tesislerde nerelerde?

Geçtiğimiz yıl çok güzel bir projeye imza attık ve Malatya’da Alabalık ileri işleme tesisini kurduk. Ayrıca bizim için güzel bir referans oldu. Bunun dışında gerek Ege Bölgesinde ve Türkiye’nin doğusunda ve güneyinde birçok fabrika ve üretim tesisinde tercih edilen ürün guruplarımız var. Ancak bunun dışında hayvancılık sektöründe de yaptığımız mama tanklarımız var. Bununla birlikte

kişilerin tercihleri doğrultusunda mühendis arkadaşlarımızla birlikte  projelendirerek var olan yerlerin üzerinde biraz da butik üretimler yapıyoruz.

Rekabetçi ortamda sıkıntı yaşıyor musunuz?

Elbette bunların verdiği dezavantajları hepimiz sıklıkla yaşıyoruz. Bizim yaptığımız üretimleri maalesef merdiven altı yapan firmalar var. Ancak malzememiz ve malımızın arkasında duruyor servis garantisi veriyoruz.

17 yıl turizm sektöründen sonra sanayicilik alanında keşkeleriniz oldu mu?

İlginç gelecek ama keşke demedim. Ben turizm sektörünü severek yaptım ama sanayicilik de güzel. Nede olsa kendi işimiz. Ama o tarafı yaşamadan  sanayiciliğin kolay olmadığını da görüyorsunuz. O tarafta yabancılarla ve farklı insanlarla görüşmek, tanışmak olsa da burada da yurtdışında tüm pazarlarla ben ilgileniyorum.

Hedefiniz neler?

Türkiye ve bölgesel olarak markamız bilinir bir marka olmasından gurur duyuyoruz. Hedefimiz öncelikle marka bilinirliğini yurtdışı pazarlarında geçtiğimiz yılın üzerine yüzde 15 daha katabilmek ve çıtayı yükseltmek olacaktır. Ancak kontrolsüz değil, planlı büyüme olacak.  Benim göz önümde olan bir bebek olarak gördüğüm sanayiciliği büyütmek istedim. Zaten kişisel hedeflerimden bir tanesi, zor olan şeyle uğraşmayı bebek büyütmeye benzetiyorum.

Erkekler arasında çalışmak zor geliyor mu?

Turizm sektöründe daha çok bayanlarla çalıştığım için uzun zamandan beri erkeklerle çalışmadım. Ancak erkeklerle çalışmanın daha kolay ve yardımcı olduğunu gördüm. Sonuç olarak butik üretim yaptığımız için showroom alanlarını da yaratmak gerekiyor. Çünkü insanlar artık ürünleri görmek istiyor. .Alsancak’ta bir showroom var. Ulaşımı ortadan kaldırmak adına burasını biraz daha iyi konuma getirdik.

AYNI PERSONELLE UZUN SÜRE ÇALIŞMAK GÜVEN VERİYOR

Yeni pazar arayışlarınız var mı?

Bu yıl Türkiye’de 3 tane fuara katıldık. Bu hafta sonu katılacağımız balık işleme tesisleri ve onlara ekipman sunan firmaların katılacağı Future Fish fuarına katılacağız. Geçtiğimiz ay içinde Brüksel’de fuara katıldık. Daha sonra ise, Dubai’deki fuara katılacağız. Fuarlara katılmak oralardaki pazarları ve ürün guruplarını görmek açısından önem kazanıyor.

Genel olarak ikinci ve üçüncü kuşakların başarı şanslarının az olmasına ne diyeceksiniz?

Hazıra konmanın etkisi olduğunu düşünüyorum. Ancak ben çok kurumsal bir firmadan geldiğim için biraz daha ciddi bakıyorum. Haluk Ertamay’ın da ayrı bir bakış açısı var. Kendisi bunu eğitimlerle anladığı ve kanıtladığı için, kendini işine adapte etmiş. Çok sık ortak bir sinerji toplantısı yapıyoruz. 65 yıllık firmayı devam ettirmek için bayrağı taşımak ve çıtayı yukarılara taşımak yani, başarmak zorundayız.

Yatırımınız olacak mıdır?

Makine parkuru olarak yatırım düşünüyoruz. Geçen yıl var olan eski makinaların yerine yeni bir makine yatırım yapılacak. Bununla ilgili bir çalışmamız var. Bu bağlamda KOSGEB desteği de almayı düşünüyoruz. Onlara bir proje yapacağız.  Belediye’ye yönelik yaptığımız kendimize ait bir proje var. Onun dışında insana yatırım yapmak bana göre önemli geliyor.

Kalifiye eleman bulmakta zorlandığınız oluyor mu?

Zaman zaman tabiî ki zorlanıyoruz. Ama çok uzun zamandan beri firmamızın yapısı olarak aynı personelle çalışıyoruz. Yeni insanları da kadromuza kattığımız oluyor tabi. Ancak eski elemanların firmayı sahiplenebilme özelliği nedeniyle tercih sebebi oluyor.