Bildiğiniz gibi Amerika Birleşik Devletleri her yıl insan hakları ve dini özgürlükler raporu yayınlıyor. Bu yıl Mart ayında açıkladığı insan hakları raporunun Yunanistan ile ilgili kısmında ABD yine Yunan devletinin resmi politikasını tekrar ediyor. Halbuki ABD yetkilileri düzenli olarak Batı Trakya’yı ziyaret ediyor, azınlık temsilcilerimiz ile görüşüyor. Ancak nedense raporda hiçbir zaman lehte yorum olmuyor, yani insan hakları raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’na yönelik ayrımcı ve haksız uygulamalar, ihlal edilen azınlık hakları da yer almıyor. Acaba neden? ABTTF olarak bizler de 2009 yılından bu yana her yıl ABD’nin yayınladığı hem insan hakları hem de dini özgürlükler raporlarını inceleyip paralel bir rapor hazırlayarak ABD’nin Atina, Berlin, Ankara büyükelçilikleri ve Selanik başkonsolosluğunun yanı sıra doğrudan ABD Dışişleri Bakanlığı’na gönderiyoruz. Ancak bugüne dek hiçbir zaman ABD’den yanıt almadık, gönderdiğimiz paralel raporlarda dile getirdiğimiz hususların bir sonraki yıla ait raporlara yansıtılmadığını gördük. Niçin dersiniz? Ülkemizin yıllardır yaşadığı ağır ekonomik kriz nedeniyle ABD ya da AB ülkeleri Yunan hükümetine nedense yüklenmiyorlar.
NEDEN ACABA?
Gördüğümüz ve yaşadığımız bu ortam moralimizi bozmamalı, mücadele azmimizi yok etmemeli. Yıllardır ABTTF olarak yaptığımız uluslararası çalışmalar ile pekçok başarıya imza attık, daha birçok başarıya imza atmakta kararlıyız. Bunun için Batı Trakya’daki azınlık kuruluşlarımız ile birlikte çalışıyoruz. Mart ayı sonunda Batı Trakya’ya gerçekleştirdiğimiz çalışma ziyaretinde Avrupa Halkları Federal Birliği(FUEN)’ne üye Dostluk, Eşitlik, Barış(DEB) Partisi ve Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) ve Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu(BTTADK) Başkanı ve Eski Başkanı olan İskeçe ve Gümülcine Seçilmiş Müftülerimiz ile yemekli toplantı gerçekleştirdik. “Birlikten kuvvet doğar” düşüncesi ile ABTTF, DEB Partisi ve BTAYTD olarak bir sonraki gün toplantı gerçekleştirerek 2014 ve 2015 yılında ortaklaşa gerçekleştirmeyi planladığımız etkinlikleri görüştük.
AZİMLE ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Batı Trakya Türk Azınlığı olarak bizler azimle çalışmaya devam edeceğiz, ancak ülkemizi yönetenlerde iyi niyet olmadığı sürece azınlık haklarımıza ilişkin sorunların bir tanesi dahi çözülemez. Bize karşı yüzde 3 seçim barajı engeli getirildi, ama yine de mücadelemize devam ettik. Genel seçimlerde çoğunluk partilerinden aday gösterilen insanlarımızın seçilmesini sağladık. Bugün parlamentoda farklı siyasi partilerden üç milletvekilimiz var. Yerel seçimlerde ise yöneticiler yıllarca sorunlarımıza eğilmediler. Ne yaptık? Pes etmedik, kendi listemizi kurduk, varlığımızı ve gücümüzü gösterdik. AP seçimlerinde bizleri hiçbir zaman dikkate almadılar, azınlıktan adaylarımızı listede son sıralara yerleştirdiler. Ne yaptık? Pes etmedik, sağ duyulu davrandık ve iyi niyetle bekledik. 25 Mayıs’ta gerçekleştirilecek Avrupa Parlamentosu seçimlerine ise ilk kez azınlığımızın DEB Partisi ile katılıyoruz. Niçin? Yerel seçimlerde olduğumu gibi varlığımızı ve gücümüzü göstermek için. Eyalet seçimlerinde nedense hiçbir çoğunluk partisinden eyalet başkan yardımcısı gösterilmiş değiliz. Neden? Burada çoğunluk partileri bence hata yapıyor. Ama sabırlıyız, zamanı geldiğinde yerel seçimlerde ve Avrupa Parlamentosu seçimlerinde olduğu gibi eyalet seçimlerinde de varlığımızı, gücümüzü göstermeyi biliriz.
Avrupa Parlamentosu seçimlerine ilk kez katılacak olan azınlığımızın partisi olan DEB Partisi’nin yönetimini cesur kararları dolayısı ile tebrik eder, seçimlerde partimize başarılar dilerim. Varlığımızı ve gücümüzü göstermenin zamanı geldi. Tüm Batı Trakya Türklerini Avrupa Parlamentosu seçimlerinde sandığa giderek DEB Partisi’ne oy vermeye çağırırken haksızlığa hayır diyen, hoşgörü ve eşitlikten yana olan çoğunluk seçmenlerini DEB Partisi’ni desteklemeye davet ediyorum.
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
6 gün önceHABERLER
10 gün önce