DOLAR 32,2021 -0.01%
EURO 35,0301 0.04%
ALTIN 2.499,50-0,03
BITCOIN 2155173-0.29924%
İzmir
30°

AZ BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

Bal ve Kan

ABONE OL
03/09/2020 00:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif Hocamız ile Samsun Mübadele Derneği’nin Balkan Savaşları’nın 100. yıldönümü anma etkinlikleri vesilesiyle evvelki hafta bir araya gelme olanağı bulduk. Bağımsız, çağdaş, milliyetçi ve demokrat din adamı profili ile bizim cenahtakilere emsal olacak değerde bir din adamı olan İbrahim Şerif Hoca, Türkiye’ye dışarıdan bakan bir dost gözüyle ufkumuzu genişletti. Batı Trakya Türkleri’nin meselelerine değinirken sadece dikkatli gözlerin yakalayabileceği ince mesajlar aldık kendisinden… Bilhassa “Biz, namazımızı kılarken Türkiye’ye doğru secde ediyoruz. Zira biliyoruz ki bizim için Kıblenin yolu Türkiye’den geçer” cümlesi, anlayanlar için altın değerinde vurgular taşıyordu. İbrahim Şerif Hoca, Rumeli Türküleri konserinin yapıldığı Atatürk Kültür Merkezi salonunda yaptığı konuşmada “Balkan, adı üstünde bal ve kanın birlikte yoğrularak hemhal olduğu toprakların adıdır” derken de bizleri can evimizden yakalamayı bildi. Gerçekten de kimi zaman “bal” tadında bir hatıradır bizim hafızamızda Balkanlar… Kimi zaman da “kan” rengi bir ateştir yüreğimize düşen…

AK TOLGALI BEYLERBEYİ

Misal, ak tolgalı beylerbeyinin ardında Tuna’yı geçerken baldan tatlıdır bizim oraları… Dervişlerin sohbetlerini dinlerken, derbentlerdeki uç kalelerine konarken, ermişlerin türbelerine çaput bağlarken bal sarmış petek gibidir. Lakin Tuna’dan geri dönüşte, düşman çizmesinden sakınırken kanlıdır hep bizim oraları. Kılıç sallayan kefereden kaçarken, katliamdan kurtulmak için yollara düşerken, şehitlerin soğuk gövdelerine kefen sararken kanlıdır. Ormanların içinde kaynayan kestane kokulu pınarları hatırladığımızda ballıdır Urumeli… Aynı pınarların kıyılarında katledilen atalarımızı anımsayınca kanlıdır suyun öte yanı… Ya sarı saçlı mavi gözlüdür bizim kızlar veyahut kaşı gözü yıldızsız gecelere emsal… Güzelliklerine şiir değil destan döşensen kâfi gelmez. Onların bakışlarında boğulursun, aşk denizinde çimerken. İşte o vakit bir parmak bal çalınır gönül dimağına… Ne vakit düşmana kurban verince şehit evladını, aynı kadının renksiz gözyaşlarında görürsün acıyı ve metaneti. İşte o vakit anlarsın ki senin gönlüne bal damlatan kadının kaderine kan boca edilmiştir. Drama Köprüsü’nün soğuk sularından içerken baldır da bizim türkülerimiz, mezar taşlarını koyun sanmaya gör; ala bulanır hemen. Arda Boyları’nda erik bal tatlı ama saat sekiz sırası iş değişiverir. İkimiz de bir boyda, deli kanlı olalım istediğin kadar. Ardalar aldı mıydı kanlanıverir her taraf. Camiler, medreseler, vakıf eserlerinden söz ederken bal; yıkılmış mezar taşlarından, bombalanmış köprülerden, kiliseye çevrilmiş mescitlerden söz ederken kan akar ecdat yadigârlarından. Ezcümle… Hiç kimse Balkanlar’ı bir tek baldan veyahut bir tek kandan ibaret sanmasın… Akşamları güneş batarken Rodop Dağları’nın üzerine bir gölge düşer ya hani… İşte onun rengidir Balkanlar… Biran bal sarışını, biraz bayrak misali kan kırmızı…

SALİH MERİÇ’E TEŞEKKÜR

31 Mayıs Perşembe günü, Mübadele Derneği üç büyük etkinliği aynı anda gerçekleştirerek bir kez daha kendisini aştı: THY ile ortak düzenlenen bir etkinlikte, Selanik Belediye başkan yardımcısının da aralarında bulunduğu 15 kişilik bir Yunan heyeti, Samsun ve çevresinde turizm pazar araştırmaları yapmak üzere geldiler. İkinci etkinlik, Balkan Savaşları’nın 100. yılı anısına şehitler ve göç acıları çekenlerin ruhlarına İlim Yayma Vakfı’nda okutulan mevlidi şerif oldu. Aynı sıralarda bir otobüs dolusu hemşerimiz, Yunanistan’daki ata topraklarını dolaşıyordu… Bunu mütevazı imkânlarla gerçekleştiren Samsun Mübadele Derneği’ni ve derneğe büyük değer katan başkanı Salih Meriç’i alkışlıyorum. Emekleri için kendisine çok şey borçluyuz!

 

    En az 10 karakter gerekli