Boyko Borisov'dan sıcak mesajlar...

28 Mart 2024 - 19:22

Boyko Borisov’dan sıcak mesajlar…

boiko-borisov.jpgBulgaristan’ın sağ partilerinden Bulgaristan’ın Avrupa’da Gelişimi İçin Vatandaşlar Birliği (GERB) gayri resmi lideri ve Sofya Belediye Başkanı Boyko Borisov Sofya/Bankya’daki aile ikametgahında, 07 Haziran 2009 Avrupa Parlamentosu ve 05 Temmuz 2009 tarihli Parlamento seçimlerine yönelik, Balkan Günlüğü gazetesine özel bir röportaj verdi.

Boyko Borisov’dan sıcak mesajlar…
Son Güncelleme :

03 Haziran 2009 - 1:00

267 okuma
(Last Updated On: 03/06/2009)

Son derece samimi bir ortamda gerçekleşen sohbette, Sofya Belediye Başkanı Boyko Borisov’a çok net ve açık sorular yönelttik. Sorularımızı içtenlikle cevaplayan Borisov, Bulgaristan basınında özellikle “Azınlıklar” konusunda çıkan söylemlerinin gerçekleri yansıtmadığını, medya kaynakları tarafından çarpıtılmak suretiyle hakkında yalan ve yanlış haberler yapıldığını, ifade etti.            Sofya’da Türkler içerisinde çok samimi arkadaşları olduğunu ve Sofya Belediyesi sınırları içerisinde bir çok Türk firmasına ihale verdiklerini belirten Borisov, ünlü heykeltıraş Vecdi RAŞİDOV gibi isimleri boşuna Kırcaali’den milletvekili listelerine koymadıklarını, partilerinde birçok Müslüman olduğunu ve bunlarında parti yönetiminde yer aldıklarına değindi.                          Araştırmalara göre seçimlerden sonra GERB birinci parti görülüyor. Siz Başbakan olacaksınız. Eğer koalisyon yapılacaksa  DPS/HÖH ile koalisyon yapacak mısınız?            Burada, Bulgaristan Müslümanları ile Doğan’ın idaresini birbirinden ayırmak lazım. Türklerin çıkarları HÖH çıkarlarıyla örtüşmüyor. Doğan, 20 yıldır hayat standardını arttıramadı, insanları zenginleştiremedi ve eğitim seviyesini yükseltemedi. Yani hiçbir gelişme yok. Tütün ekimi durulduğunda, çiftçiyi zor durumdan kurtaracak olan hükümet fonları kesti.             Biz partimize boşuna Vecdi Raşidov gibi isimleri Kırcaali’den milletvekili listelerine koymuyoruz. Bizim partimizde birçok Müslüman var ve bunlarda parti yönetiminde yer almaktadır. Biz onlarla koalisyonu çoktan kurduk. Doğan’ın yönetimde olması ayrıca bir soru. Ülkeyi felakete sürükleyenler Bulgaristan Müslümanları değil Doğan ve Stanişev’dir. Bulgaristan Müslümanları ülkenin en çalışkan ve en dürüst insanları olmaya devam ediyorlar. En çalışkanlar çünkü sabahtan akşama kadar tütün tarlalarındalar. Karşılığında ne alıyorlar, sadece kuruş paralar. HÖH yönetimindeki bir grup yatlarda, konaklarda, köşklerde av merkezlerinde yaşıyorlar, padişahlar bile onlar gibi yaşamadılar. Bundan dolayı biz Doğan’ a karşıyız, halka karşı değil. Bir taraftan Soya Dönüş Operasyonu hakkında konuşuyor diğer bir taraftan insanları Yeni Zelanda ve Afrika’ya gönderiyor. Bu devlet adamlığı mı? O hala halkı Bulgar isimleri geri dönecek diye korkutuyor.       Bizim partinin ismi Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşlar Birliği. Avrupa, Amerika çağdaş ülkeler böyle bir işe nasıl bakarlar? Bunlar bizden hemen vazgeçerler. Bu iş bizden hiç birinin aklından geçmemiştir. Benim bir televizyon programında konuşmamı çarpıttılar. Komünistler asimilasyon politikasında çok yanlışlıklar yaptılar, isteselerdi daha yumuşak insancıl bir şekilde yapabilirlerdi ifadesini kullandım. Ama cümlemi, “yüz binlerce insanın evlerini terk ederek Türkiye’ye göç etmesinin bizim tarihimizde en utanç olayı olarak kalacaktır” sözleri söyleyerek bitirmiştim.             Sofya Belediye Başkanı olarak Avrupa Birliğine önemli projeler verdiniz. Başbakan olarak Avrupa birliğine projeler yapmaya devam edecek misiniz?             Finansal ve ekonomik kriz ortamında, taze para akışı sadece Avrupa Birliği fonlarından sağlanabilir. Bu bir Avrupa dayanışmasıdır. Havaalanına gidildiğinde göreceğiniz gençlerin ya Avrupa ya da Amerika’ya kaçtıklarıdır. Biz siyasetçiler gençlerin kaçışlarını önlemeliyiz. Bulgaristan’ı çekici ülkelerin cazibesine benzetmeye çalışmalıyız. Bir parti insanların beklentileri için kurulmalıdır gelişi güzel değil. Üzülerek söylüyorum maalesef Bulgarlar rotalarını kaçma olarak seçmiş vaziyettedirler.                Azınlıklar için ne düşünüyorsunuz ? Basının önünde hele Türkler için sert ifadeler kullandınız. Bunlar gerçekten sizin açıklamalarınız mı yoksa basın bunları çarpıtıyor mu? Sizin gerçek düşüncelerinizi almak istiyoruz.             Bulgaristan’da problem Doğan’ın davranışlarından kaynaklanıyor. Davranışlarıyla Bulgarlara ırkçı partiler kurdurdu, ne zaman Bulgaristan’da milliyetçilik konuşulmuş?  Hiçbir zaman. Hoca ile papaz iyi anlaşarak yaşıyorlardı. Doğan, Bulgarlar Müslümanlara azınlık olarak bakıyor. Karışık bölgelerde insanlar kendilerini azınlık olarak görüyorlar çünkü Doğan’ın yönetimi insanları, ticareti değiştiriyor. Buda etnik tartışmayı körüklüyor. Biz bu bölgelere yatırımları çekmek istiyoruz. İnsanların bize, mavilere (Sol Partilerin Koalisyonu) veya kırmızılara (Sol Partilerin Koalisyonu) oy vermesi fark etmiyor. Bulgaristan Müslümanları seçimlerde uygun adımlarla HÖH için oy kullanmaya gidiyorlar bu da demokrasiye aykırı. Bu da bir etnik ayırımdır. Amerika’da siyahların ya da beyazların partisi yok. Hemen iç savaş çıkar. Demokratlar ve cumhuriyetçiler var, hiyerarşik sistemde herkes gelişebilir. Bulgaristan’da öyle olmalı. Müslüman, Ermeni fark etmiyor yeter ki yetenekli olsun. Bizim partimiz de bunu yapıyor kimseyi ayırmıyor. Bilenleri ve becerileri olanları destekliyor.            Başbakan olarak Türkiye ile ilişkileriniz hele dış politika hususunda ne düşünüyorsunuz.             Hiçbir zaman balığı tutmadan tavayı ateşe koymam. Bulgarlar yakında kimin ne olacağını söyleyecek.  GERB partisini dış politikasında söyleyebileceklerim ise şunlardır. Türkiye bizim komşumuz kimse komşu ülkesini seçemiyor, aynı anne babanın seçilemeyeceği gibi. Bu demektir ki biz komşularımızla ilişkilerde en iyiyi arayacağız. Türkiye’de, MİT’ten, Organize Suçlar müdürlüğü yapmış Hanefi Avcı ve Polis şefi Adın Bey gibi meslektaşlarımla -polis şefi iken- en yüksek seviyede dostluk ilişkileri kurmuştuk. Onlar hepsi son beş yılda nasıl ilişki içinde olduğumuzu iyi biliyorlar. Aramızda direkt telefon vardı birkaç dakika içinde bilgi alıp verip uyuşturucu tacirlerini tutukluyorduk. İlişkilerimiz mükemmeldi ve birbirlerimizle tam güven içindeydik. Onlar benim düşüncelerimi iyi biliyorlar. Onlarla konuşurken Doğan’ın Bulgaristan’da onların çıkarlarını korumadığını söylemiştim. Tam tersine; bizim lügatimize “Türk” kelimesini soktu istemeyerek de olsa Türkiye’yi ya da Türkleri kırıyoruz. Yakın zamanda partimizde kelime hazinesini dikkatli kullanmamız gerektiğini konuştuk. HÖH’ü Türk partisi olarak nitelendirdiğimizde istemeyerek de olsa Türkleri kırıyoruz. Bu demek ki o parti Doğan’ındır. Türklerin değildir. Bundan dolayı biz iki ülke çıkarları için çalışacağız aynı anda kendi haklarımızı da koruyacağız. Ticaret ve ekonomi alanlarında Türk yatırımları bizde küçümsemeyecek kadar çoktur. Hatta Sofya’da bile ihaleler almışlardır. “Sofya Metrosu”, “Lülin Otobanı” ve daha çok alanda. Bulgaristan’ın kurallarına ve kanunlarına saygılı olan hoş gelmiştir. Benimde bildiğim kadarıyla hangi Bulgar Türkiye kanunlarına ve kurallarına uymasa hapsi boyluyor.  Onu orada hiç kimse affetmesin.              Türkiye’ye gelmeyi düşünüyor musunuz?            Yakın zaman içerisinde GERB partisinden kalabalık bir grup Türkiye’yi ziyaret etti. Tsvatan Tsvetanov, Rumyana Jeleva, parti yönetimindeki Bulgaristan Müslümanlardan oluşan büyük bir grup Başbakan Erdoğan’ın yardımcısıyla görüşmüşlerdi. Avrupa Halk partisinin iyi ilişkiler içerisinde olan sizin partilerinizle görüştüler. Bu etapta çok iyi ilişkiler içindeyiz öyle umuyorum ki daha derin çıkarlar içinde olacağız. En önemlisi budur. Sınır kaçakçılığı önlensin Kaçakçılık Bulgaristan sanayisini öldürüyor. İki ülke vergilerini toplasın ve hazinesini doldursun.               Türkiye ile ortak Avrupa Birliği proje çalışmalarına nasıl bakıyorsunuz?            Stratejik çok önemli projeler var, bu projeler sadece Bulgaristan ile Türkiye için önemli değildir komşu ülkeler için de çok önemlidir. Bizim siyasetimiz pragmatik seviyeye indirilmiştir. Güzel işler yapılması gerekiyor. Tütün üretim projelerde ortak çalışmalarımız var. Bulgaristan ile Yunanistan arasındaki gibi. Yakında Sırp meslektaşlarımızla Sırbistan Avrupa birliğine girmesini konuştuk ayrıca Bosna-Hersek, Hırvatistan, Makedonya da gündemimde. Balkanlar ve ekonomisi ne kadar sağlam olursa, dini konular daha az tartışılıyor. Din, fakirleştikçe konuşulur. Bu da kullanılıyor. Ne zamanki insanların masasında yiyecek oluyor o zaman insanlar kültürden, spordan ve daha başka konulardan bahsediyorlar.            Bulgarlara, göçmenlere ve Türk seçmenlerine herhangi bir mesajınız var mı?            Bizi destekleyenlere, dostlarınıza sağlık ve esenlik dilerim. Aptalca söylentilere kanmasınlar. Azıcık düşünüldüğünde Avrupa Birliği ve NATO üyesi olan bir parti tarafından isim değiştirme asla olmayacağını anlayacaktır. Bu, adeta imkânsızdır. Kimse müsaade etmez, garantidir. Doğan insanlara geçen dört yılda sizi zenginleştirdim diyemiyor. Ya ne diyor isimleriniz değiştirilmemesini garanti için tekrar bize oy verin diyor. Hangi garanti. Yatırımlardan paradan ve iyi maaştan başka garanti yok. Ne zamanki iyi bir gelir seviyen, aileni geçindirecek kadar paran varsa, o zaman garanti altında olursun. Geri kalan hepsi masaldır.             Atatürk “Yurtta sulh cihanda sulh” demiş.             Unutmayalım ki biz Avrupa birliğin çerçevesi içindeyiz. Ve AB’nin bütün imkânlarından yararlanmalıyız. NATO bir güç ve bize kolektif güvence veriyor. NATO her üye için vardır.            İki ülke arası dostluk geliştirilse ilişkiler daha iyi olmaz mı?            Hem Türkiye, hem de Bulgaristan, Doğan’ın yanlış yönlendirmesinden kaçınması lazım.            Türkiye’yi AB girmesi için destekleyecek misiniz?            Bu konuda AB ortak kararlarına uyacağız. Avrupa Halk Partisi’nin Başbakanları ve Cumhurbaşkanları ile toplantılara katılıyorum. Bize verilen kriterleri yerine getirdiğimiz gibi Türkiye de yerine getirmesi gerekiyor. O zaman işler doğal yolunu takip edecektir. Türkiye’nin AB yolundaki reformlarını gerçekleştirmesi ve Avrupa yolundaki kurallara uyması gerekiyor. Bunları yerine getirdiği takdirde desteklememek için bir neden yok. 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.