Bulgaristan seçimleri-1

18 2024 - 22:16
Balkan Günlüğü gazetesi SR Basın Yayın Ltd. Şti’ine ait olup, Başbakanlık Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık Basın İlan kurumuna kayıtlı bir gazetedir. Anadolu Ajansı’nın abonesi olan gazetemizin Balkan Haber Ajansı (BHA) isminde bir ajansı vardır.23 Aralık 2007 yılında yayın hayatına başlayan Balkan Günlüğü gazetesi, hedef kitlesi ve konsepti itibariyle Türkiye’de ilk gazetedir. Hedef okuyucu kitlesi, İzmir’deki 1,5 Milyon Türkiye genelindeki 17 Milyon civarındaki Balkan-Rumeli göçmeni yurttaşıdır. Ulusal ve Uluslararası yayın yapan gazetemizin düzenli haftalık basım adeti; 20 bin’dir.Gazetemiz,Türkiye’de 52 şehir,yurt dışında 12 ülkede ( Yunanistan,Bulgaristan,Makedonya,Kosova,Arnavutluk,Bosna-Hersek, Romanya,Hırvatistan,Sırbistan, Karadağ,Moldova,Slovenya ) okuyucusu ile buluşmakta.

Bulgaristan seçimleri-1

(Last Updated On: 27/06/2009)

05 Temmuz 2009 tarihinde yapılacak olan Bulgaristan parlamento secimleri üzerinde dikkatle durulması gereken bir konu olduğu halde Türk kamuoyu tarafından yeterli ilgiyi görmüyor. Gerçekte ise yüzyıllara dayanan  ortak tarihimiz , orada yaşıyan  bir milyona yakın soydaşımız , çifte vatandaşlık nedeniyle Bulgaristan secimlerinde oy kullanma hakkına sahip olan vatandaşlarımız nedeniyle önem arzediyor.Ayrıca Avrupa’ya karayolu ulaşımının en önemli çıkış noktası olması , AB üyesi olan Bulgaristan’da yaşanan her konu bizim için dikkate değer bir önem arzediyor.

Hem göç veren , hem de göç alan bir ülke olan Türkiye  (Geçmişte Balkanları-Kafkasları-Ortadoğuyu  terkederken oralarda bıraktığımız soydaşlarımız hariç  nüfusunun %6’sı yurt dışında yaşayan , İç nüfusun bile %50’si doğduğu yerde yaşamıyan…) (1) tarihi bağları ,sosyal,kültürel,siyasi ve ekonomik nedenlerle çevre ülkelerdeki bu ve benzeri gelişmelerle o ülkelerin iç işlerine karışmadan ilgilenmek mecburiyetindedir.

Osmanlı Balkanlar’dan çekilirken bölgedeki devletlerin sınırları içinde yaşamaya devam eden Türkler ve Müslümanlar ikinci sınıf  vatandaş durumuna düşmüşlerdi.Bu kadarla kalmayıp,uygulanan bilinçli politikalarla göçe zorlanmışlardı.Komünizm döneminde ise , eğitim , kamu hizmetleri , medya araçları ve buna benzer unsurlar , azınlık durumuna düşen Türklerin ve Müslümanların aleyhine kullanılmışlardı.(2)

Bulgaristan ise benzeri uygulamaların en şiddetlisinin yaşandığı aşırı bir örnek olmuştur.1989 göçü öncesinde başlıyan zorla isim değiştirme kampanyaları , eğitim , basın ,yayın  olanakları ve dini hizmetlerin yasaklanmasıyla (3) sürdürülen asimilasyon politikaları tüm dünyanın dikkatini çekmiştir.

Bulgaristan’ın en büyük etnik grubu olan Türkler her dönem Bulgar yönetimi tarafından tehdit unsuru olarak görülmüş ve baskı altına alınmıştır.Türkler’den sonra sayıca çoklukta sırasıyla  Sırplar, Romenler , Gagavuzlar , Makedonlar , Yunanlılar , Çingeneler gelir.(4)Bulgarların ve Yunanlıların sürekli Türk azınlılıktan ayırmaya çalıştığı Pomaklar ise Türk asıllıdır.

1878 Berlin Kongresinde Avrupalılar ve Ruslar tarafından Otonom bir Bulgaristan yaratılmasına karar verildikten sonra bugünlere kadar gelen tablo hazırlandı.1877-1878  savaşında Rus Orduları o zaman Osmanlı toprakları olan  bugünkü Bulgaristan’a girince orada ekseriyeti Bulgar olan bir millet yaratmak istediler.Fakat o tarihte Bulgaristan’ın Hristiyan nüfusu  Müslümanlardan fazla değildi.Bir Bulgar milli devleti kurmak için once Bulgar çoğunluğu yaratmak lazımdı.Bu amaçla Rus ordusu ve Bulgar çeteleri 300 bin müslüman Türkü öldürdü , bir milyona yakın insanı da yerinden etti.(5)

(İlgilenenler için ; Osmanlı’nın yıkılış döneminin başlangıcı  olan Berlin kongresi sonucunda Sırbistan , Karadağ  , Romanya , bağımsızlığını kazandı , Bosna-Hersek Avusturya  tarafından işgal edildi , Batum,Kars, Ardahan Ruslara bırakıldı.)

Ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün zamanın Bulgar Hükümeti temsilcisi Markov’a söylediği  “Bizim Balkanlarda dost bir ülkeye ihtiyacımız vardır.Bulgaristan da coğrafi , ekonomik ve politik bakımdan bu konuda düşünebileceğimiz en iyi devlettir.” sözü Türkiye’nin samimiyeti anlatmaya yetmesine rağmen , Bulgarlar komünizmin çöküşüne ve Sovyetlerin dağılışına kadar Türk azınlığa ve Türkiye’ye karşı düşmanca tavırlarından vazgeçmediler.

Bulgaristan eski Cumhurbaşkanı Jelu Jelev’in 09.06.2009 tarihinde Bursa’da yapılan bir panelde söylediği ; “Bulgar Komünist Partisinin  soya dönüş kavramının ve Türk azınlığa uygulanan asimilasyonun , Bulgarların politik ve etik açıdan soysuzlaşması olduğunu söyliyerek geçmişte Bulgar hükümetinin Türklere karşı işledikleri insanlık suçunun itirafı olmuştur.

(devam edecek.)

Süheyl ÇOBANOĞLU

Rumeli Balkan Federasyonu

Genel başkanı

 

 

 

KAYNAKÇA……………:

(1)   Yavuz Donat ……Sabah Gazetesi

(2)    Erhan Türbedar ..Balkan Türkleri (ASAM yayınları 2003)

(3)    Erhan Türbedar…Balkan Türkleri (   “           “             “   )

(4)    Halil Şimşek……Türk Bulgar ilişkileri ve göç(Harp Akademileri yayını)

(5)    Kemal Karpat……(Basın mülakatı)

 

 

 

 

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.