Malumunuz Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (Gıdalar) furyası hepimizi bayağı sarstı.Neyi yiyip yemiyeceğimiz konusunda ciddi tereddütler yaşamaya başladık. Bilimsel açıklamalar yapılsa da insanlığın geleceği için kuşkular azalmak bir yana iyice artıyor. Teşbihte hata olmaz misali anlatmak istediğimiz bugüne kadar suni bir maskeyle gerçek hormonlu kimliklerini saklayan başta İsviçre olmak üzere Avrupa ülkelerindeki gizli ırkçılık yani faşizm.
Biliyorsunuz Avrupa’nın tam ortasında yer alan İsviçrede geçen Pazar günü“ yapılan halk oylamasında “minarelerin yasaklanması” %57 oyla kabul edildi.İsviçre referandumu İtalya’da da benzer çağrılara neden oldu.Koalisyon ortaklarından Kuzey Birliği Partisi benzer bir referandumun düzenlenmesi gerektiğini savundu. Kambersiz düğün olmaz misali Fransa’nın Türk karşıtı Cumhurbaşkanı Sarkozy sazan gibi hemen konuya atladı , İsviçrelilerin ve Fransızların ülkelerinin değişmesini istemediklerini ve kimliklerini korumak istediklerini söyledi.
Danimarka aşırı sağcı Dan Halkı Partisi minareleri yasaklamak için yasa tasarısı hazırlıyacaklarını söyledi.
Hollanda’da aşırı sağcı Özgürlük Partisi aynı tasarıyı meclise taşıyacaklarını söyledi.
Avusturya’da aşırı sağcı Avusturya’nın geleceği Birliği Partisi “dini özgürlük , Hristiyanlıktan başka bir dinin ibadethanelerinin yapılmasına kadar uzamaz” dedi.
Almanya’da Bild gazetesinin yaptığı ankete katılanların %83’ü “cami minarelerinin Avrupa siluetinde yeri yok” dedi.
Aynı günlerde neredeyse yarım yüzyıldır üyelik görüşmeleri süren Türkiye’ye vize uygulayan Avrupa Birliği , AB üyesi olmayan Sırbistan,Makedonya ve Karadağ vatandaşlarına vizeyi kaldırdı.Yani , Sırbistan, Karadağ ve Makedonya vatandaşları artık Schengen bölgesinde vizesiz dolaşabilecek. Fakat bu devletler ile aynı konumdaki Bosna-Hersek, Kosova ve Arnavutluk vatandaşları, “Müslüman ağırlıklı nüfus’a” sahip oldukları için bekleyecekler.(1)
Daha once de Türkiye için AB’nin kapısında bağlanmış köpek karikatürleri yaparak aşağılamışlardı.
Geçen yıllarda Almanya’da Türkler’e saldırılar ve evlerinin yakılarak öldürülmelerine şahit olmuştuk.(.Almanların 2.nci Dünya Savaşındaki insan yakma fırınlarını unutmayın)
Fransızların Cezayir’de yaptığı soykırım ve Belçika’nın Kongo’da yaptığı katliam ne kadar utanç verici değilmi! Ya İngiltere’nin güneş batmıyan imparatorluğu dedelerinden miras kalmadı herhalde.Kimbilir işgal etmek ve elde tutmak için ne kadar kan döktüler. Ya Amerikayı işgal ederken resmen soykırıma uğrattıkları Kızılderililer’i hatırlamadan edemiyoruz.Portekiz ve İspanyolların Orta ve Güney Amerikadaki yerli medeniyeti ne kadar vahşice yok ettiklerini hatırlıyormusunuz.
Hazreti Muhammed karikatürleriyle Müslümanlığa hakarette bulunmuşlar tepkilere rağmen özür bile dilememişlerdi.Biliyorsunuz geçen sene sözde “ermeni soykırımı” için olmamıştır demeyi suç olarak Kabul eden yasa çıkardılar.Özgürlük anlayışları bu kadar işte.
Ne ekonomileri ne sosyal yapıları gelişmemiş bazı devletleri üyeliğe kabul ettikleri halde Türkiye’ye devamlı dayattıkları kriterlerler zaten gerçek niyetlerini belli ediyor.
Haçlı zihniyetli Avrupa’nın çağdaş ırkçıları bunları yaparken devamlı eleşirilen Türkiye’deki duruma bakalım.Türkiye’de halen azınlıklara ait 270’den fazla ibadethane açık.(İsviçre 4 caminin minaresine tahammül edemedi) Rumlar’ın 90’ı ibadete açık 108 ibadethanesi , 75 vakıfları var .Ermenilere ait 55 kilise , 52 vakıf , 5 gazete , 1 dergi , 2 hastaneleri var. Musevilerin ise ibadete açık 36 sinagogları mevcut.
Ama Alplerin coğrafyası güzel, masallara konu olmuş şirin ülkesinde 21.nci yüzyılda yaşanan hoşgörüsüzlük utanç verici olmuştur.Allah’tan gerek İsviçre’de gerekse diğer Avrupa ülkelerinde aklıselim sahibi bazı kesimler referendum sonuçlarına son derece şiddetle tepki göstermişler de Avrupa değerlerinin boş bir safsata olmadığını umut etmemize fırsat vermişler.
Her şerde bir hayır vardır , belki büyük meblağlı paralarını İsviçre Bankalarında bulunduran Türk ve diğer Müslüman zenginler, paralarını çekerlerse İsviçre’li faşistler o zaman görürler hanyayı konyayı. Çünkü İsviçre Merkez Bankası istatistiklerine göre Müslüman ülkelerin İsviçre bankalarında 50 milyar dollar paraları bulunuyor.Bu kapsamda Suudilerin 13.5 milyar doları , Türklerin ise 3.9 milyar dolarının olduğu hatırlatılmakta.
Tam anlamıyla ayrımcılık ve samimiyetsizlik örneği sergiliyen günümüz Haçlılarını esefle kınıyorum.Türkiye’de kiliselerin çan kulelerinin yasaklanmadığını , Hristiyan ve Musevilerin ibadetlerini ve dini vecibelerini özgürce yerine getirdiklerini unutmıyalım. İnanç ve ibadet hakkı referanduma tabi tutulamaz .
Süheyl ÇOBANOĞLU
K A Y N A K Ç A………:
(1) Gazeteler