Hayvan beslenmesinde kullanılan su içeriği fazla olan (suca zengin yemler) yemlerin konservasyonu sonucu elde edilen yemlere silo yemleri (slaj) diyoruz. Hayvan yetiştiricileri tarafından yaygın olarak kullanılan silo yemi tekniğinin ortaya çıkması ile dünyada ekonomisine önemli katkı sağlamıştır. Silo yemleri, yemlerin ülkenin yokluk zamanlarında besin madde kayıplarına neden olmadan rahatlıkla saklanmasını sağlar. Yetiştirici yıl boyunca hayvanın ihtiyacı olan yemi silo yemleri ile karşılayabilir. Ayrıca silo yemi yapımının son derece ucuz ve kolay olması ile yetiştiricinin ekonomik anlamda oldukça rahatlamasına neden olur.
Her hayvan türüne ya da içinde bulunduğu fizyolojik evreye göre hayvanlara verilecek silo yemin miktarı da değişkendir. Süt ineklerine soldurmadan yapılan su içeriği yüksek silo yemleri 30–35 kilogram, soldurulmuş yemle yapılan (yani su içeriğinin yüzde 30’a eşit veya altında olan) silo yemleri 45–50 kilogram, besi hayvanlarına 25–35 kilogram, koyun ve keçilere 2–4 kilogram, gebeliğinin son döneminde ki süt ineklerine ise 15–20 kilogram oranında silo yemi verilir.
Genelde süt işletmelerinde silo yemlerin sağımdan önce verilmesi tavsiye edilir. Sağım sırasında verilen silo yemin konservatif kokusu süte geçer ve sütün satış değerini düşürür. Eğer gebe hayvanınız, damızlıkta kullanılan hayvanınız veya aşım öncesi erkek hayvanınız var ise tavsiye edilen miktarların yarısı kadar kullanmanızı öneririm. Ayrıca koyun ve keçilerin yemlenmesinde, lif, yapağı, vs veren hayvan ırklarında çok yoğun kullanmayınız.
Silo yemlerinde mısırın önemi…
Türkiye ve dünyada en çok kullanılan suca zengin yemlerin en başında mısır hasılından yapılan mısır silo yemleri gelmektedir ve mısır silo yemi özellikle sığırlar tarafından sevilerek tüketilen yemdir. Mısır hasılı besin madde içeriği bakımından son derece mükemmeldir. Yeşil çayır otu, çavdar hasılı gibi diğer silo edilebilen yemlere oranla mısır hasılının silo edilebilmesi oldukça kolaydır. Şayet silo kabına dolum yapılan materyalin en üst yem tabakasının güvenli bir şekilde örtülüp alınmaması durumunda ise mısır hasılının silo edilebilmesinde başarı oranı düşer.
Silo edilecek mısırın hasılı, süt olumu ile hamur olumu evresinde iken en yüksek yeşil yem verimine sahiptir. Yetiştirici bu iki evre arasında hasat ettiğiniz mısır hasıllarından yapacağınız silolama işlemlerinde istenilen başarıyı elde edecektir. Bu evrelerde şeker içeriği yüksek olduğundan hayvan bu yemi severek tüketir.
Yetiştirici mısır hasılının büyüme evresine göre kendine göre bir silolama takvimi oluşturmalıdır. Mısır hasılı körpe haldeyken bitkide koçan teşkili henüz yoktur. Materyalin silo edilebilme özelliği istenilen düzeyde değildir. Şeker oranının çok yüksek olmasının yanında silo suyunun oluşumu çok fazladır ve silolama işlemi için gerekli olan olası fermantasyon oranı yüksek olacağından fermantasyon sonucu oluşacak besin madde kayıpta yüksektir.
Süt olumu başlangıcında, daneler süt akışkan sütlüdür. Bu dönemde silolama işlemin de orta ile iyi arasında bir başarı elde edilir. Bu döneme ait silolamada da silo suyu çıkışının fazla olduğunu ve fermantasyon da oluşabilecek besin madde kayıplarının yüksek olma olasılığının yüksek olduğunu unutmayalım. Süt olumu evresine geçildiğinde ise mısır hasılı istenilen kuru madde içeriğine sahiptir (yüzde 18–20). Bu dönemde materyalin silo edilebilme özelliği mükemmeldir. Silo suyu ve fermantasyon yolu ile meydana gelen besin madde kayıpları orta düzeyde olarak ele alınır.
Hamur dönemi dediğimiz dönemde ise danenin içi hamurlaşmış ve unlu bir görünüm kazanmıştır. Bu dönemde mısır hasılı orta derecede şeker ve yüksek oranda nişasta içerir. Silo suyu ve fermantasyondan yolu ile olası kayıplar en alt düzeye inmiş olacaktır.
Dona karşı duyarlı kültür bitkilerinden biri de mısırdır. Donmuş ve donmamış mısır hasılının silo edilmesinde silo yemi besin madde içerikleri göz önüne alındığında (başlangıç yemi, süt olumu evresinde) kuru madde içeriğinin kg başına silo yemi içeriğinin donmuş mısır hasılında daha yüksek olduğu görülmüştür. Buradan da donma ile kuru madde ve buna paralel olarak doğal halde materyalin besin madde içeriğinin yükseldiği gözlenmiştir. Donmuş materyalin silolama işlemi ise donun kalkmasını izleyen 1 ya da 2 gün sonrasında yapılır. Daha geç silolama yapma durumda ise materyalde hız şekilde küflenme meydana gelir ve besin maddesinde ki kayıp artar. Silolama işleminde istenilen başarı elde edilemez.
Bitkilerin olası kısa sürede hasat edilip silo edilmesine, hasatta geç kalındığında bitkinin kitlesel bir mikroorganizma bulaşımına uğrayabildiği ve böylece materyaldeki değerli besin maddeleri yoğunluğunun azalacağı ve aynı zamanda materyalin silo edilebilme özelliğinin azalacağını kesinlikle hayvan yetiştiricililerinin unutmaması gerekir.
Sağlıklı ve güzel günler diliyorum…
HABERLER
17 saat önceHABERLER
17 saat önceKÖŞE YAZARLARI
4 gün önceKÖŞE YAZARLARI
9 gün önceKÖŞE YAZARLARI
15 gün önce