0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Makedonya’da çok ta ayrıntısına girmek istemiyorum ama tek hanesi olan köye ve halen Türkiye’de ikamet ettiğim için Muhtarlık almam konusunda bazı engellemelere rağmen, yasal haklarımı korumayı başardım”

İZZET KARASU/MANİSA

Sevgili Balkan Günlüğü Gazetesi okuyucuları. Bugün sizler için Makedonya ” Rekalar Vadisi” sınırları içinde bulunan Boletin Köyü muhtarı olan Manisalı hemşerilerimizden Sayın Cevdet Cömert ile bir röportaj yaptık.

Cevdet Cömert kimdir? Sizi biraz tanıyalım.

1955 yılında Boletin köyüne 2 kilometre mesafedeki Jirovnica nahiyesinde dünyaya geldim. Osmanlı döneminde Samsun’da süvari birliğinde 7 yıl çavuşluk yapmış olan “Bayram Çavuş”un torunuyum. 1959 yılı Mart ayında “Serbest Göçmen” statüsünde 5 yaşındayken ailem ile birlikte Manisa’ya ana yurdumuza geldik. 1992 yılında Makedonya Göçmenleri Kültürü’nü Yaşatma ve Dayanışma Derneği’ni kurduk. 12 yıl kurucu başkanlık yaptım. Derneğimiz Makedonya dernekleri arasında uluslararası düzeyde kurulmuş ilk dernektir. 2002 yılında vatandaşlık hakkımı aldım. 

Sayın Cömert,  Boletin Köyü Muhtarlığının hikâyesini bize anlatır mısınız?

1950 -1960 yılları arasında Türkiye ile Yugoslavya zamanındaki Tito yönetimi ile yapılan “Serbest Göç” antlaşması sonrasında köyün tamamı Türkiye’ye (Hacı Meydin ve ailesi dışında) göç etti. Göç edenlerin yüzde 95’i Manisa’ya yerleşti. 1992 yılında Makedonya Cumhuriyeti bağımsızlığına kavuştuktan sonra köy tamamen boşaldığı için Makedonya yasaları gereği köyün tamamı Milli Park sınırları içine alınarak devlet hazinesine aktarılmaya son 2 yıl kala, yasal haklarımızı kullanarak, birçok yasak ve engellemelere rağmen, tüm masraflarımı risk ederek oraya triplex olarak öncelikle bir bina yaptım. Daha sonra devletin çıkarmış olduğu yeni yasalara göre, devlet arazisi üzerine yapmış olduğum bu binanın tüm vergilerini ödedikten sonra tapusunu üzerime aldım.

Muhtarlık fikri sizde nasıl oluştu?

Bu köyde yaşayıp, Türkiye’ye göç eden hemşerilerimizin ve bazı yakın akrabalarımızın tamamı Türk olduğu için, o köyün haritadan silinmesini asla gönlüm razı olmamıştı. Boletin Köyü’nün tekrar köy statüsünün koruması için büyük çabalar sarf ettim. Gerekli yasal izinler alındıktan sonra 2006 yılında ihtiyaç olan her türlü alt yapısı tamamlanmış bir şekilde muhtarlık başvurusunda bulundum. Rostuche Belediyesi’nin almış olduğu karar sonrası, 2006 yılı ortalarında Muhtarlık mazbatamı aldım.

Muhtarlığı aldıktan sonra olumlu ya da olumsuz tepki aldınız mı?

Manisa’da yaşayan Boletin Köyü’nden olan hemşerilerimiz köyün isminin tekrar yaşatılması konusunda göstermiş olduğum çabalardan dolayı beni tebrik ettiler. Makedonya’da çok ta ayrıntısına girmek istemiyorum ama tek hanesi olan köye ve halen Türkiye’de ikamet ettiğim için Muhtarlık almam konusunda bazı engellemelere rağmen, yasal haklarımı korumayı başardım.

Muhtarlık dışında köy ile ilgili başka düşünce ve projeleriniz nelerdir?

Bu köyde doğmuş ve büyümüş olan şimdilerde 2. ve 3. derecedeki yakınlarının da buraya gelip yeni evler yaparak köyün canlanmasına katkıda bulunması en büyük hayalim. Ayrıca çevre köyleri ziyarete gelenler için yakınları olmayan hemşerilerimiz için köyü turizme açmak, ikinci büyük hayalim. Bu konuda ciddi çalışmalarım halen devam etmektedir. Allah kısmet ederse daha büyük kitlelere hitap edecek çeşitli sosyal tesisleri kurarak tüm Rumelili hemşerilerimizin hizmetine sunmak istiyorum.

Geçen yıl Mayıs ayında Makedonya ve Balkanlar’a yapmış olduğumuz ziyarette bizleri ağırlamıştınız. Size öncelikle teşekkür etmek istiyorum. Bizlerden başka Boletin Köyü’nü görmek için ziyarete gelenler oluyor mu?

Olmaz olur mu? Sadece Boletin Köyü değil çevre köylerdeki yakınlarını ziyarete gelen Manisalı tüm hemşerilerimizi ağırlamaktan büyük mutluluk ve onur duymaktayım. Özellikle Boletin Köyü’nü görmeye gelenlerin yaşadıkları duygu dolu anlara ve onların mutluluklarına şahit olduğum için kendimi tarif edilmez bir huzur içinde hissediyorum.

ETİ BOL KÖY

Sayın Cömert Boletin Köyü’nün adı nereden geliyor? Bu konuda bize neler söylemek istersiniz?

Köyün tamamına yakını geçimini hep hayvancılıkla temin ediyorlardı. Bir kısmı ise Köy dışında inşaat ustalığı yaparak geçimini sağlasa da en büyük geliri hayvancılıktan sağlıyorlardı. Köyde yaşayanlar o zamanlarda binlerce sürüye baktıkları için et konusunda hiç bir sıkıntı yaşamıyorlardı. Yani eti bol olan bir köy olduğu için, büyüklerimizin ifadelerine göre Bol-etin ismini buradan aldığı ifade edilmektedir.

Bu köyü görmek isteyenlere Boletin Köyü’nün yolunu tarif eder misiniz?

Gostivar-Mavrova karayolu üzerinde Radika nehri boyunca yol aldığınızda, Jirovniça, Trebişte, Rostuche ve Velebardo köylerinin tam ortasında Bistra dağları eteklerinde kurulu bir köydür. Köyün giriş kısmında tabelası da mevcuttur.