Mimarisinde Ortaçağ dönemi Rodos’undan ilham alınan Rodos Marina (Rhodes Marine) hizmet vermeye başladı. Öncelikle çevreye saygı konseptiyle, Rodos ve Akdeniz’de yetişen farklı cinsten 30 bin bitki ve ağaç dikilen Rodos Marina, denizcilik literatürüne ‘Yeşil Marina’ kavramını kazandırmak ve diğer marinalara örnek olmak için yoğun bir çaba gösteriyor. Tıpkı Çeşme Marina’da olduğu gibi, marinanın kampüsü yerel halkın, ziyaretçilerin ve aynı zamanda engelli kişilerin ve refakatçılarının dinlenme alanı olarak tasarlanmış. Enerji gereksiminin önemli bir kısmının ise yenilenebilir kaynaklardan geri dönüşümle elde eden marina, hava kirliliğini tamamıyla kontrol edebilen, tam elektronik haberleşme, güvenlik ve işletme sistemleriyle modern bir altyapıya sahip.

TURİSTLER İÇİN DE BİR CAZİBE MERKEZİ

Rodos Marina Müdürü Christoforos Charisis, amaçlarının misafirlerine ve yatlarına ful servis ve donanım hizmetleri sunmak, adada yüksek seviyede turizmin gelişmesi için katkıda bulunmak olduğunu söyledi. Rodos Marina’da yıl boyunca, 120 metreye kadar yatlara demirleme ve en yüksek standartlarda güvenlik imkânı sunduklarını belirten Christoforos Charisis, “Rodos Marina, adanın merkezindeki surlarla çevrili Ortaçağ döneminden kalma tarihi yerleşim alanı ‘Old Town / Eski Şehir’e yakın gösterişli bir tesis ve adanın yıl boyunca cazibe merkezi olmaya şimdiden aday. Yatlar için modern tesis, yatçılar için dinlenme ve yürüyüş alanlarıyla birlikte, Rodosluların ve adaya gelen ziyaretçilerin zamanlarını geçirebileceği bir kaçış, nefes alma yeri” diye konuştu.Charisis sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aynı zamanda Ege ve Akdeniz’i gezmek isteyen yat sahipleri için de mükemmel bir başlangıç noktası niteliğinde bir marinayız. Şu an 382 tekneye bağlama yerimiz var, ancak bu rakam 563’e çıkarılacak. 2016’da Türkiye’den de çok sayıda yatı ağırlayacağız. Türk misafirlerimize de en iyi hizmeti vermek için hazırlıklarımızı tamamladık. Ege ve Akdeniz turuna çıkacak tüm yatları marinamıza bekliyoruz.”

FULYA OMAÇ/RODOS