1917 Ekim Devrimi, başka bir değişle Bolşevik İhtilali ile kurulan SSCB, başta Rusya merkezli olmak üzere tüm Türkistan’ı ve Baltık ülkeleri’nden üçünü içine alan devlet idi. Proleterya diktatörlüğünün uygulandığı ender ülkelerdendi. Soğuk savaş sürecinde Amerika’nın karşısındaki güç konumunda idi. 1985 yılında Gorbaçov iktidarından sonra başlayan Glasnost ve Perestroyka ile başlayıp 6 yıl süren reformların ardından 1991 yılının sonunda Sovyetler Birliği resmen dağıldı ve tüm ülkeler bağımsızlıklarını ilan ettiler.
Bu devletlerin bağımsızlarını ilan etmeleri bir anda mı oldu peki.Tabiki hayır.SSCB yukarıda da belirttiğimiz gibi fiili olarak 1991 de dağıldı.Ancak bu dagılma süreci 1991 den uzun yıllar once başladı.Yukarıda soguk savas döeminde amerkanın karsısında bir güç konumunda oldugunu belitrmiştik.Bundan çekinen ABD bu birliği dagıtıp rakip bir güç konumundan çıkarmayı amaçladı.
Adolf Hitler zamanında radyo vardı ve Hitler bunuN sayesinde gidemediği göremediği yerlerde dahi propagandasını yapıyordu.ABD de bunun gibi SSBC yi rakip konumundan cıkarmak için televizyonu kullandı.Bu dagılmadan uzun zaman sonra bir yetkilini yaptıgı acıklamada; SSCB’yi dagıtmak için ABD den sürekli bir para akışının saglandıgı ve bu paralarla televizyonlarda yeni yeni programların yapıldıgını.İnsanların düşünmesini,gerceklerin farkına varmalarını engelleyecek yayınların yaptırıldıgını ve bu sayede uyuyan bir millet yaratıldıgını söylemişti.Birisi uyurken elindekileri alması zor olmassa gerek diye düşünüyorum.
Evet..gelelim Türkiye’ye…Elimize kumandayı alıp şöyle bir zapping yaptıgızda benimle evlen,evlenelim,öpüşelim,yemekteyiz,örgü örelim..gibi gibi.. programlar…. insanlarımız bunlarla gercek hayatı karıstırıyor…kurmaca oldugunun farkında degil tüm bunların…birisi bitmeden diğeri baslıyor..baska bişey izlemek istiyorsun aynından diğer kanalda da var veya farklı bir bir uyku hapı..
Evet toplum gerek dizilerle gereksede gündüz kuşagındaki programlarla uyutuluyor…dikkat ederseniz..yayın akışları öylesine dikkatle hazırlanıyor ki; gündüz kadınları,akşama doğru çocukları,akşamda tüm aileyi esir ediyor aptal kutuya..lakin kutunun aptal oldugunun kimse farkında değil…
Onlarla yatıp onlarla kalkar olduk toplum olarak.Çay sohbetlerimizin konusu konu-komşu-eş-dost iken akşam izlenen dizi olmuş durumda.Kanser gibi galiba bu tedavisi olmayan ve gün geçtikçe daha vahim bir hal alan bir virüse dönüşüyor durum…Ki yapılmak istenen de zaten bu…düşünmeyen…sanal alemde yasayan..bir toplum..düşünmeyin..biz sizin yerinize düşünürüz…diyorlar…
İbrahim ACAR
iba_rts@hotmail.com
KÖŞE YAZARLARI
3 gün önceKÖŞE YAZARLARI
8 gün önceKÖŞE YAZARLARI
14 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
22 gün önceKÖŞE YAZARLARI
23 gün önce