Yunanistan’ın ekonomik durumu

20 2024 - 17:13
Balkan Günlüğü gazetesi SR Basın Yayın Ltd. Şti’ine ait olup, Başbakanlık Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık Basın İlan kurumuna kayıtlı bir gazetedir. Anadolu Ajansı’nın abonesi olan gazetemizin Balkan Haber Ajansı (BHA) isminde bir ajansı vardır.23 Aralık 2007 yılında yayın hayatına başlayan Balkan Günlüğü gazetesi, hedef kitlesi ve konsepti itibariyle Türkiye’de ilk gazetedir. Hedef okuyucu kitlesi, İzmir’deki 1,5 Milyon Türkiye genelindeki 17 Milyon civarındaki Balkan-Rumeli göçmeni yurttaşıdır. Ulusal ve Uluslararası yayın yapan gazetemizin düzenli haftalık basım adeti; 20 bin’dir.Gazetemiz,Türkiye’de 52 şehir,yurt dışında 12 ülkede ( Yunanistan,Bulgaristan,Makedonya,Kosova,Arnavutluk,Bosna-Hersek, Romanya,Hırvatistan,Sırbistan, Karadağ,Moldova,Slovenya ) okuyucusu ile buluşmakta.

Yunanistan’ın ekonomik durumu

(Last Updated On: 18/02/2010)

Yunanistan’ın içinde bulunduğu ekonomik kriz haftalardır Avrupa’nın ve dünyanın gündeminde üst sıraları meşgul ediyor. Yunanistan’ın durumu aslında sadece Yunanistan’ı ilgilendiren bir konu değil. Yunanistan’ın sürüklendiği ekonomik kriz, Euro bölgesinde bulunan ve üretim kapasitesi yeterli olmadığı halde tüketim fazlasının bulunduğu ülkelerin her an karşılaşabileceği türden bir kriz. Hatırlarsanız, Yunanistan’dan önce Macaristan ekonomisi iflasın eşiğine gelmişti. Şu an Macarlar da yakalarını toparlamak için çabalıyorlar. Yunanistan’ın ardından da İspanya ve Portekiz benzer krizlerin eşiğinde.

MAASTRİCHT KRİTERLERİ

Avrupa Birliği’nin ekonomik anlamda yükünü çeken iki ülke var: Almanya ve Fransa. Akıllı İngilizler, güçlü ekonomilerine rağmen, AB’ye yeni katılan ülkelerin getirdiği ekonomik yükten her zaman sıyrılmayı başardılar. Euro’yu da kabul etmediler ve İngiliz ekonomisi AB ekonomisinden bağımsız durumda. Ama Almanya ve Fransa, yeni katılan ülkelerin AB’nin ekonomik kriterlerine ulaşabilmeleri için yapılan fonlamaların büyük bir miktarını üstlendiler. Bu ne demek; Alman ve Fransız vatandaşlarının ürettiklerinden elde edilen karlar ve vergiler AB fonlarının büyük bir kısmının oluşturulması için kullanıldı. Oluşan fonlar da, Yunanistan, Portekiz, İspanya, İtalya, daha sonra da Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti gibi ülkelere, Maastricht Kriterleri’nde belirlenen AB seviyesine ulaşabilmeleri için karşılıksız hibe olarak verildi. Sözün kısası, Fransızlar ve Almanlar çalıştı; Yunanlılar, İtalyanlar, İspanyollar ve AB’ye sonradan katılanlar işin yeme kısmıyla ilgilendiler.

TEMEL İKTİSADİ ANLAYIŞ

Şimdi, Yunanistan’ın geldiği kriz, AB’nin temel iktisadi anlayışını derinden sarsıyor. 1981’de AB’ye tam üye olan Yunanistan, gerek katılım öncesi, gerekse de katılımdan sonra AB’den milyarlarca Euro (bazı araştırmalar bu miktarın 300 milyar Euro’nun üzerinde olduğunu gösteriyor) karşılıksız hibe aldı. Ancak buna rağmen Yunan ekonomisi bir türlü yeterli üretim kapasitesine ulaşamadı ve en sonunda kaçınılmaz olan kriz patlak verdi. Krizin en önemli sebebi AB’nin verdiği hibelerin, ekonomiyi kalkındırmak için kullanılmayıp direk ceplere indirilmesi. Yani yolsuzluk. AB’de bunu bilmeyen de yok. Yunanistan AB içinde yolsuzlukların en fazla olduğu ülke konumunda. Avrupalıların fazla ses çıkarmadığına aldırmamak lazım. Çünkü, yıllardır Yunanistan’a karşı gözleri kapalı durumdalar ve Yunanistan ne yapsa ses çıkarmıyorlar. Yunanistan’da yolsuzluklar o kadar had safhadaki, bir önceki Karamanlis hükümeti döneminde sadece bürokratlar değil, bakanlar bile açıktan ve yüzsüzce yolsuzluklara karıştılar ve biraz da olsa Avrupalılardan utanmış olacaklar ki istifa ettiler. Bir örnek daha verelim: AB, 90’ların sonunda ulusal hava yolu şirketi Olympic Airlines’ın kalkındırılması için Yunanistan’a 2 milyar Euro’nun üzerinde hibe verdi. Fakat, Yunanlılar bu parayı o kadar güzel kullandılar ki! Olympic Airlines geçen Eylül ayında iflasını açıkladı ve bir Arap konsorsiyumuna satıldı. Olympic Airlines şu an uçuşlarını da büyük ölçüde durdurmuş bulunuyor. Bu konu en son, mahkemeye taşındı; AB Yunanistan’ı mahkemeye verdi ve Birlik tarihinde ilk kez bir üyesiyle mahkemelik oldu.

Yunan ekonomisi şu an iflasın eşiğinde. Memurların maaşları donduruldu. İşçilere ve çiftçilere ödemeleri yapılamıyor. Hükümet iflas açıklamaktan kaçmanın yollarını arıyor. Bu büyük bir rezalet olacağı için tabii yine AB’nin Yunanistan’ı kurtarmasını bekliyorlar. AB (aslında Almanya ve Fransa) Yunanistan konusunda ısrarla gözlerini kapatmaya devam ettiği için Yunanistan’ı yine kurtaracaklar. Ancak, bu kez tahminen çok ağır şartlar altında Yunanistan’a hibe ve krediler verilecek. Bir süre nefes almaları sağlanacak. Ancak, Yunanistan ve Yunanistan gibi yatmaya alışmış İtalya, İspanya, Portekiz gibi ülkeler bu kafayla gittikleri takdirde Alman ve Fransız vatandaşları bu enayilik durumlarına daha ne kadar katlanır orası bilinmez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.