DOLAR 33,0847 0.27%
EURO 36,0915 0.25%
ALTIN 2.590,610,82
BITCOIN 20837030.23095%
İzmir
33°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

Evlerimize Pozitif Enerjiyi Yüklemenin Yolları

0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türkiye’ de İzmir Seferhisar ilçesi açıkların da 6,6 büyüklüğün de meydana gelen deprem de hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yakınlarına Yüce Allah’ tan sabır ihsan eylemesini niyaz ederim. Göçük altından yaralı kurtulan vatandaşlarımıza ise acil şifalar dileyerek siz kıymetli takipçilerimize selamlarımı & saygılarımı sunarak yazıma başlamak istiyorum… Geçmiş olsun İZMİR.

Ülkemiz de ve dünya da yaşanan olumsuz olaylar ne yazık ki hepimizin yaşam sevincini etkiliyor, bu hafta sizlere FENGSHUİ teknikleri ile evlerimizi negatif enerjiler den arındırıp yaşam sevincini entegre edebileceğimiz alanlara dönüştürebilmeniz için bir kaç püf noktası paylaşıyorum değerli okuyucularımız.

Bu püf noktalarını sizlerle paylaşmadan önce kendi evimde de uygulayıp olumlu sonuç aldığımı da belirtmek isterim.Bu ip uçlarını sizler de uyguladıktan sonra ne kadar etkili olduğunu bizzat göreceksiniz ! Bu kadar iddialı konuşuyorum 🙂 FENGSHUİ tekniklerine güvenerek 🙂

NEGATİF ENERJİLERİ TEMİZLEYELİM

Evlerimiz de negatif enerji var mıdır ? Sorusunu çoğu zaman insanlar birbirlerine sorarlar. Evlerimiz de negatif enerji mi yoksa pozitif enerji mi yüklü olduğunu anlayabilmemizin en iyi parametresi hislerimiz olsa gerek. Evinize girdiğiniz zaman duygu durumunuz nasıl ? Huzurlu mu ? yoksa Gergin mi ? Hissediyorsunuz…

Sürekli aksilikler, hastalıklar, kavgalar, huzursuzluk, maddi – manevi problemler var ise evinizin yaşam enerjisi yani pozitif enerjisi bloke olmuş olabilir.

Yaşam enerjisini yeniden aktivite etmemiz elbette mümkün değerli okuyucularımız. FENGSHUİ kuralları dahilin de evimizi yeniden düzenleyip pozitif enerjiyi yaşam alanımıza alabiliriz.

DÜZEN, SADELİK VE TEMİZLİK

1- Kullanmadığınız ne var ise ayıklama işlemi

Pozitif enerjinin evlerimiz de dolaşımını sağlamak için 1. kural düzen, sadelik ve temizlik demiştik. 1 sene boyunca hiç kullanmadığımız bir eşya varsa ondan kurtulmamızın zamanı gelmiştir 🙂 Bu şekil de çöp evleri bir düşünelim ?! Fazla kullanılmayan eşyaların birikmesi nedeniyle yıllar sonra çöp ev olarak tabir edilen bir ev de kim yaşamak ister ? Hiç birimiz eminim. O halde kullanmadığımız eşyaları ayıklayıp ihtiyacı olan kimseler ile paylaşırsak hem kalabalıktan kurtulmuş hem de ihtiyacı olan kişileri sevindirerek olumlu etkiler için ilk adımı tamamlamış oluruz.

2- Kötü anısı olan hiç bir eşyayı eviniz de tutmayın !

Eşyaların enerjisi ve yaymış olduğu bir frekansı olduğunu biliyor muydunuz ? Evet yaşadığımız alanların, toprağın ve duvarın hafızası var ve ortam da ki her şeyi kayıt ederler. Bir eşyaya baktığınız da mutlu mu oluyorsanız elbette o eşya kalmalı ancak; yine bir eşyaya baktığınız zaman size kötü bir hatıranızı yaşatıyor & yansıtıyor ise derhal o eşya dan kurtulalım lütfen. Sizi mutsuz eden hiç bir eşyayı eviniz de bulundurmayın kıymetli takipçilerimiz.

3- Evinizi sürekli temizleyin 🙂

Dağınıklık ve toz yine evlerimiz de ki pozitif enerjiyi alıp yerine negatif enerjiyi yüklüyor ve yaşatıyor. Evlerimiz de asla toz olmamalı.Toz negatif enerjiyi tutup hapsediyor kıymetli takipçilerimiz.

Havalandırma da bir o kadar önemli aslın da, eşyalar arasın da oksijen ve temiz havanın dolaşması yaşam alanımıza taze enerjiyi getiricek.

4- Eviniz de kuru çiçek varsa ve çok seviyorsanız bile atın !

Kuru bir çiçeğin ölü enerjisi olduğunu altını çizerek hatırlatmak isterim 🙂 Ölmüş yani cansız olan bir çiçeğin size ve evinize negatif enerji vermekten başka bir işi yoktur değerli okuyucularımız.Kuru çiçeklerden kurtulma zamanı.

5- Odalarınız da tuz bulundurun !

Tuz negatif enerjiyi toplayan ve yok eden harika bir kristal. Ufak kaseler de odalarımıza doğal tuz koymamız ve bir iki hafta içerisin de tuzları değiştirmemiz sayesin de yaşam alanımız da ki negatif enerjilerin tuza hapsedelim.

6- Aynaları doğru yere asalım !

Ev dekarosyonun da oldukça sık kullandığımız aynaları evin hangi alanın da kullanacağımızı bir kez daha düşünüp değerlendirelim kıymetli takipçilerimiz. Ayna yansıma efekti olduğu için evlerimizin giriş bölümün de kullanabiliriz ve eve gelen kişinin kendi enerjisini yansıtmasını sağlayalım.

Yemek masalarımızın karşısın da kullanabiliriz, yansıma efekti ile bolluk ve bereketi evimize yansıtacaktır.

Karşı komşumuz ile paylaştığımız duvara mümkün ise aynamızı asmayalım, yan komşunuzun evin de yaşanan olayların evinize yansımasını bu şekil de engellemiş oluruz. Son olarak yine aynalarımızı temiz tutar isek pozitif enerjiyi yaşam alanımıza yansıtmış oluruz.

7- Antrelerinizi düzenleyin ve sadeleştirin !

Evinize gelen ilk enerji giriş kapısın da bulunan antremiz dir 🙂 Karışık ve dolu bir hol yani antre yine negatif enerjiyi yansıtacaktır değerli okuyucularımız, antrelerimizi sadeleştirelim ve enerji dolaşımını rahatlatalım.

8- Pozitif enerji veren müzikler 🙂

Eviniz de sizi rahatlatan ve hoşunuza giden size pozitif hissettirecek müzikler açın ve dinleyin kıymetli takipçilerimiz. Dua ve meditasyon yaptığımız evimizin frekansı en az 15 Mhz yükselecektir.

Pozitif düşünce ile yaşamanızı,olumlu kararlar alıp doğru sonuçlara ulaşmanızı diler, Türkiye’ de ve tüm Balkan Ülkelerin de yaşayan hemşerilerime en derin sevgi ve selamlarımı sunarım. Görüşmek üzere.

                                         Esra BALKAN BALTOK

Devamını Oku

COVİD19’dan Sonra

COVİD19’dan Sonra
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Kıymetli takipçilerimiz COVİD 19 adlı virüs hayatımıza girdiği günden

itibaren sosyal yaşam alanlarımız bizlere kapalı hale geldi, adeta dünya sessizliğe büründü ve evlerimize kapandık.

Büyükten küçüğe her yaşın günlük yaşam aktivitelerini sınırlayan salgın hastalık, bizleri evlerimize adeta hapsederek sürecin geçmesini sabırla beklemekten başka bir çare bırakmadı.

Bu hastalığın artık grip gibi yaşamımız da var olacağını düşünürsek ki, Tıp dünyası bu şekilde olacağını COVİD 19 adlı virüsün yaşamımızdan kolay çıkmayacağını dile getiriyor. Hayatın olağan akışına geri dönmesi ya da dönüşümü hepimizi düşündürüyor olsa gerek değerli okuyucularımız.

Kendimizi ne kadar süre daha öldürücü virüsten korumamız gerekiyor,bu süreçte aslında çok belirli gibi de görünmüyor. Koruma program süreleri günden güne uzuyor ve bizler sağlıklı olan bireyler etkilenmemek adına izole yaşama adapte olmaya çalışıyoruz. Kurallara uymamız gereken bu dönem de ruhsal açıdan bunalmamak da oldukça önemli bizler için. Olumlu düşünceler bizlere daha keyifli zaman geçirmemizi sağlayacaktır. Evlerimiz de geçirdiğimiz bu dönemler de yine biz hanımlar için bir çok hobi mevcut,bu hobileri çocuklarımızla birlikte yaparak ve öğreterek hep birlikte çok daha güzel zaman geçirebilirsiniz. Hobilerimiz yaşamımızı renklendirecek ve ruhsal detoks yapmamıza yardımcı olacaktır. Ortaya çıkaracağımız ürünler sayesinde de yine bu dönem de internet platformların da satış yaparak gelir elde etmemiz de mümkün kıymetli takipçilerimiz.Sosyal medya hesaplarımız aracılığı ile bir çok ürünü listeyip,tanıtım yapabiliriz.

COVİD 19 adlı virüsten sonra internet üzerinden alışveriş oranı gittikçe arttı ve artık bir çok birey internet aracılığı ile alışveriş sitelerini ziyaret ediyor,kapıda teslimat seçeneğini kullanıyor. Temassız alışverişi kendi sağlığı ve ailesinin sağlığını korumak için tercih eden bireylerin sayısı günden güne fazlalaşıyor. İnternet üzerinden ihtiyaç listelerini karşılayanların sayısı gelecekte çok daha fazla olması bekleniyor, bu olasıkları düşünürsek e- ticaret alanının genişlemesi ile salgın hastalık dönemini bir fırsat haline getirmemiz de söz konusu olabilir.Hobi sitelerini ziyaret ederek kendimize ve çocuklarımıza eğlenceli gelecek bir proje bulabiliriz ve hayata geçirebiliriz. Naçizane hanımlar için önerebileceğim, Alzhemier hastalığını da önleyen ve uzmanlar tarafından onaylanmış bir hobi olan Amigurumi tekniği ile oyuncak tasarlayarak organik oyuncaklar üretebilirsiniz. Bu teknik ile çocuklarımıza ve sevdiklerimize oyuncaklar üretip hediye edebiliriz.Yine isterseniz bu alan da evde üretim yaparak gelir elde etmeniz de söz konusu.Size hitap eden bir hobi edinip zamanınızı boşa geçirmek yerine üretim yaparak ruhsal enerjinizi en üst seviyeye taşıyabilirsiniz. Gelir elde ederek de belki yeni bir iş olanağı elde etmiş olacaksınız…

COVİD19′ dan sonra aslında dünyanın düzeni ve bizlerin yaşam tarzları oldukça değişti ve daha da çok değişeceğe benziyor kıymetli takipçilerimiz, tedbirlerimizi uygulamaya devam edelim. Takdir tabi ki Allah’ın. Tüm insanlığa sağlıklı günler diliyorum, saygılarımla.

 

Devamını Oku

Balkan Kızı

Balkan Kızı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

” BALKAN KIZI “

Değerli okuyucularımız Filipe asıllı olan Müzisyen Tuna KİREMİTÇİ,  Varna’ lı sanatçı Elis DUBAZ ile birlikte söylediği ” BALKAN KIZI ” adlı şarkısı ile büyük beğeni toplamaya devam ediyor. 

Netd Müzik markası ile ” TUNA KİREMİTÇİ ve ARKADAŞLARI II ” adlı albümün de yer alan ” BALKAN KIZI “ adlı şarkının söz ve müziği Tuna KİREMİTÇİ‘ ye ait. Şarkının düzenlemesini Hüseyin ÇEBİŞÇİ üstlendi. Klip yönetmenliği ise başarılı yönetmen Gökhan GÖKTAŞ tarafından gerçekleştirildi. Oldukça eğlenceli olan şarkıyı dinlemenizi tavsiye ediyorum. 

BE YA !

Klip çekimleri sırasında sosyal medya hesabından  ” BALKAN KIZI şarkımızın klip çekimlerinden… Memleketlim güzel kardeşim Elis DUBAZ ile söyledik… Kısmetse be ya. 🙂 ” mesajı ile esprili bir paylaşım da bulunan başarılı müzisyen Tuna KİREMİTÇİ ‘ yi ben de kendi adıma tebrik ediyorum. Balkan dostluğu ve dayanışması günümüz de sanat yaşamı dahil bir çok alan da etkisini gösteriyor çok kıymetli takipçilerimiz.

Tuna Kiremitçi & Elis Dubaz – Balkan Kızı

Kalbi kırık, gönlü yorgun çıkmıştım yola

Az uzakta bekliyordu Saraybosna

Üsküp’e varmıştım, köprüde onu gördüm

Tuna nehri taştı birden, ben o an öldüm.

Yapma bunu yapma Balkan kızı

Ateşe atma bu yalnızı

Olacak iş mi, hele şimdi, hayda

Gözleri yeşil, kumral saçı

Çiçek açmış Balkan kızı

Oluverdim aşığın valla

Tuna nehri akmam diyordu en başında

Yaralı gönlümü yormam bu yaşında

Ama sonra esti rüzgâr zaman durdu

Kendi etti kendi buldu, kalp harap oldu.

Bir gün öyle, bir gün böyle dolandım durdum

Varna’ya varırsam unuturum sandım

Gece gündüz bekledim de yine gelmedin

Tuna nehri şahidimdir beni sevmedin

Esen kalın…

Devamını Oku

Balkan Kökenli Bürokratlarımız

Balkan Kökenli Bürokratlarımız
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Değerli okuyucularımız bu hafta yine konumuz Balkan kökenli ünlülerimiz olacak. Geçen hafta ki yazımda bahsetmiş olduğum isimler tarihe adını altın harflerle yazdırmış kişilerdi, hepsini rahmetle ve saygıyla anıyoruz eminim. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk tüm dünya liderleri tarafından örnek alınan ve duruşuyla hala milyonları kendine hayran bırakan önderimiz Atatürk’ ü tekrar saygıyla anıyorum efendim. Gerek şöhretleri ile gerekse güzellikleri ile isimlerini duyuran kıymetli hemşerilerimizin listesi de oldukça kalabalık saygı değer takipçilerimiz. Birçok Öğretim Üyesi var elbette soydaşlarımızdan Prof. Dr.- Doç. Dr. – Yrd. Doç. Dr. ve diğer Akademik Mevkilerde görev alan profesyoneller, Çok başarılı işadamları, doktorlar, öğretmenler var ve dünyanın her yerinde hemen hemen yaşıyorlar ve insanlık için hizmet etmeye devam ediyorlar. Bürokrasiyi değerlendirirsek Balkan Türkleri açısından şu an da Türkiye Cumhuriyeti’nin “Doğuştan Türk vatandaşı” ibaresi tartışma yaratmış ve komisyonda Mehmet Müzezzinoğlu ile Hakan Çavuşoğlu örnek gösterilmişti. Gümülcine-Kozlukebir doğumlu olan Müezzinoğlu, kabine revizyonunda hükümet dışında kaldı. Ancak kabinede yine Batı Trakya-Gümülcine doğumlu bir başka siyasetçi Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Asıl mesleği avukatlık olan Çavuşoğlu’nun hükümette Başbakan Yardımcısı olarak görev almasında iki etken öne çıktı. Birincisi iç siyasette Balkan Türklerinin bir faktör haline gelmesi. İkincisi ise Çavuşoğlu’nun Balkan Türklerinin haklarıyla ilgili son yıllarda yaptığı sonuç alıcı çalışmaları. Çavuşoğlu, Ak Parti’deki siyasi hayatından önce Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği’nin Bursa Şubesi’nin başkanlığını yaptı. İki dönemdir milletvekili olan Çavuşoğlu, son dönemde İçişleri Bakanı ve Çalışma Bakanı ile koordinasyon halinde yürüttüğü çalışmalar ile Türkiye’de yaşayan Balkan Türkleri’nin bazı önemli sorunlarının çözümünde önemli rol oynadı. Çavuşoğlu’nun çabaları ile “01/01/2017 tarihinden önce Türkiye’ye gelen, 6458 sayılı Kanun’a göre yasal bir ikâmet izni ile Türkiye’de bulunan, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Arnavutluk, Bosna Hersek ve Kosova vatandaşı olup, birinci derecede Türk vatandaşı yakını bulunan yabancılar ile söz konusu ülkelerin haymatlosu olan yabancıların 30.05.2018 tarihine kadar başvurmaları halinde, istisnai olarak Türk vatandaşlığına alınmaları” karara bağlandı.

BALKAN ÜLKELERİNDE HİZMET İÇİN VAR OLAN DEĞERLİ BÜYÜĞÜMÜZ RIFAT SAİT BEY

6 Haziran 1966 tarihinde İzmir Buca’da Kosova göçmeni bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelmiş ve Lise eğitimine kadar İzmir’ de bulunmuştur. Çukurova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İngilizce İktisat Bölümü’nü bitirdi ve Yüksek lisansını Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yaptı. Ayrıca Dokuz Eylül Üniversitesi Muhasebe Bölümü’ nü bitirmiştir.
Profesyonel iş hayatında 15 yıl, Siemens, Yaşar Holding, Işıklar Holding, Ülker ve Eczacıbaşı gibi birçok şirkette yöneticilik yapmıştır.
Sarı basın kartı sahibi olan Rıfat Sait çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. 26 Aralık 2007 tarihinde SR Basın Yayın Limited Şirketi’ni kurdu.
Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir İl Stratejik Planlama Yürütme Kurulu Danışma Kurulu Üyeliği’nde bulundu. Kosova Rumeli Derneği Başkan Yardımcılığı ile Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BASAM) Başkanlığı görevini yürüten Rıfat Sait hemşerileri için bugüne kadar önemli projeleri hayata yansıtmıştır, soydaşları için hizmet vermeye devam etmektedir. Kendisine görevlerinde başarılar diler ailesi ve sevdikleri ile esenlik içinde yaşamalarını temenni ederim, saygılar benden size başkanım..

TÜRKİYE GÜÇLÜYSE BALKANLAR’ DA GÜÇLÜDÜR

“Türkiye’nin istikrarı Balkanlar için son derece önemlidir. Türkiye güçlüyse Balkanlar da güçlüdür. Bunu başarabilecek olan AK Parti’dir. Bu yüzden 1 Kasım seçimlerinde AK Parti’nin başarısı için dua ediyoruz” derken bile Balkan Ülkelerine bağlılığını ve Türkiye için olan hizmet sevdasını dile getiren Sayın Başkanımız Rıfat Sait sözlerine vatan ve toprak sevdası ile devam etmektedir;
“Bugün Makedonya, Kosova, Sırbistan (Sancak bölgesi) , Bosna-Hersek, Bulgaristan, Arnavutluk ve hatta Yunanistan’daki (Batı Trakya) Bakan, milletvekili, belediye başkanı, kanaat önderleri ve halkıyla Türkiye’nin yanında olması ve destek vermesinin arkasında kuşkusuz AK Parti hükümetlerine duyulan saygı ve sevginin tezahürü vardır. Bu destek manevi duyguların ve bir davanın sonucudur. Yıllarca unutulmuş Evladı Fatihan’ın baba topraklar dediği Türkiye’ye sevgisidir. AK Parti hükümetlerince 13 yıldır Balkanlara gösterilen ilginin karşılığıdır.” Gazete Yenigün’e röportaj veren Rıfat Sait Başkanımızda 23 Aralık 2007 tarihinde Gazetemizi “Balkan Günlüğü” Ulusal ve Uluslararası yayımlatarak yaklaşık 17 milyon okuyucu kitlesine ulaştıran, konsepti ile Türkiye’ de 52 şehre, yurt dışında ise 12 ülkede en çok okunan gazete olan Balkan Günlüğü okuyucuları tarafından Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Bosna Hersek, Romanya, Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Moldova, Slovenya’ da soydaşlarımızın en çok okuduğu gazete olarak belirlenen Balkan Günlüğü düzenli olarak haftalık basılmaktadır, dağıtım ağımız Uluslararası olup Başbakanlık Basın İlan Kurumu’na kayıtlıdır. Gazetemiz, aynı zaman da Balkan Haber Ajansı (BHA) isminde ki ajansta bünyesinde hizmet vermektedir. Okuyucularımızı ve tüm Balkan ülkelerinde yaşayan insanlarımızın dikkatini çekmeye devam edeceğiz en derin saygılarımı sunarım..

Devamını Oku

Balkanların Romeo ve Julieti

Balkanların Romeo ve Julieti
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Değerli okuyucularımız bu hafta sizlerle Balkanların Romeo ve Juilet’i olarak anılan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Eleni Karinte’nin günümüze yansıyan destansı aşk hikâyesinden bahsetmek istiyorum. Dilden dile günümüze kadar gelen büyük aşk hikâyesi bizlere kimi zaman efsane mi? gerçek mi? diye sorgulatıyor? 19. yüzyılda yaşanan aşk hikayesinin baş rollerinde Mustafa Kemal Atatürk ve Manastır’ lı güzel Eleni Karinte yer alıyor. Birbirlerine aşık olmalarına karşılık kavuşamayan çiftin hikayesi asr – ı saadet dönemindeki aşk -ı, sevgiyi ve muhabbeti yansıtıyor sanki. Atatürk’ ün Müslüman, Eleni’nin Hıristiyan olması, dini ve sosyal kısıtlamalar dolayısıyla erken bitmesine mahkûm olan büyük aşk, Balkanların Romeo ve Juliet hikayesi olarak bir yüzyıl sonra hala konuşulur durumda ve kanıt niteliğindeki belgeleri görmek isteyen turistler kilometrelerce uzaktan ziyaret etmektedir.

SIR DOLU MEKTUP

Manastır Enstitüsü, bir zamanlar Atatürk’ ün eğitim aldığı bina şu an müzeye dönüştürülmüş durumda, değerli okuyucularımız. Büyük Türk reformcu Atatürk’ onuruna yapılan anı odasının tam ortasında Manastırlı Elene Karinte’ nin mektupları yer almaktadır. Müzede Atatürk’ ün fotoğrafları, savaş çizimleri, kütüphane, büst ve balmumu figüründen oluşan oda Mustafa Kemal Atatürk’ ün hayatının tüm sırlarını toplamış görünüyor.

Kader ve hayat yolunda buluşamayan çiftin hikayesi beni de oldukça etkiledi, aşk dolu ifadeler şu şekilde devam ediyor;

”Çok seneler geçti, ben halen her gün senden haber bekliyorum. Herhangi bir zamanda mektubumu alırsan, beni hatırla. Kağıttaki gözyaşlarımı görebileceksin. Yıllar ve olaylar geçiyor, seninle ilgili çok şeyler konuşuluyor. Mektubumu okurken, başka kadını seviyorsan, mektubumu yırt.” …

Manastırlı Eleni Mustafa Kemal Atatürk’ e olan sevgisinin ömür boyu süreceğini aşağıdaki kelimelerle açıklamış;

“Benim seni sevdiğim kadar, o kadını o kadar çok seviyorsan, kendisine hiçbir şey söyleme, senin kadar mutlu olmasını diliyorum. Fakat, balkondaki kızı hatırlıyorsan ve başkasını sevmiyorsan, seni beklediğimi ve ömrüm boyunca bekleyeceğimi bilmeni istiyorum”..

Büyük aşkı anlatan mektubu tek nefeste okuyan turistler, Manastır’da Şirok Sokak’ta bulunan Karin’in evi önünde fotoğraf çektiriyorlar, evin balkonu ise hüzünlü aşk hikayesini anımsatıyor ve ziyaretçilerini zaman yolculuğuna çıkarıp büyülüyor adeta. Çok kıymetli okuyucularımız yolunuz düşerse ya da kültürel gezi olarak nereye gitmeliyim diye düşünüyorsanız Manastır sizler içinde doğru adres olacaktır. Tüm dünyada ve Balkan ülkelerinde ve Türkiye’ de yaşayan hemşerilerime en derin saygılarımı, selamlarımı sunuyorum

Devamını Oku