HÖH’den Beklenmedik Hamle

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Şubat ayının üçüncü gününde Bulgaristan meclisinde beklenmedik bir şekilde HÖH kanadı meclise görüşülmek için Soya Dönüş Projesi kapsamında totaliter komünist devleti tarafından Türklere zorla verilen Bulgar, Slav isimleri için nüfus yasasında değişiklik yapılması için önerge verdi. İç tüzük önerge görüşülmesi için müsaade etmedi. Önerge gelecek ay yine görüşülebilir. Totaliter komünist rejimi çökeli 25 yıl olsa da Bulgaristan’da Türklere karşı görüş pek değişmediği meclis kürsüsünden ve sıralardan yükselen seslerden anlaşılmakta. Ayrıca TV kanallarında canlı yayınlarda 1985 yılında gerçekleşen Soya Dönüş operasyonu hararetli bir şekilde enine boyuna tartışıldı. Tartışmanın ilginç yanı ise, 25 yıldan bu yana Türklerin bir bölümünün Türk isimlerini geri almayışı milliyetçileri durumdan vazife çıkarmaya sevketti ve “Türkler isimlerini geriye almak istemiyorlar eğer kütüklerde ilave edilen isimler silinirse ikinci bir soya dönüş operasyonu olarak kabul edilir bu da yanlış olur” görüşü ortaya çıktı. Bu sebeple nüfus kütüklerinde ilave edilen Bulgar, Slav isimlerinin kalmasında ısrar ediliyor. Son olarak sadece Türkiye Cumhuriyeti’nde ikamet eden Bulgaristan vatandaşlarının 60 binden fazlası hala Bulgar Slav ismi yazılı pasaportları taşımakta. Bu hususta yabancı isimlerle Bulgaristan pasaportlarıyla ülke dışına çıkan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlardan konut fonu alınması gerekmektedir.

ÇÖZÜLMEMİŞ SORUNLAR ÇOK

Sadece kütüklerdeki ilave olan Bulgar Slav isimlerin silinmesi değil 25 yıldan bu yana Bulgaristan Türklerin çözülmemiş sorunları çok. İlk sırada Bulgaristan Türklerinin ellerinden alınan azınlık statüsünün tekrar iade edilmesi için anayasada değişiklikler yapılmasını isteniyor. Türk çocuklarının anadilini okullarda seçmeli değil zorunlu müfredata alınarak öğrenmeleri isteniyor. Türk halkı ve Romanlar yerel seviyede Türkçe yayın yapan bölgesel radyo, yazılı medya sorunu çözülmeli ayrıca yirmi dört saat Türkçe yayın yapan ulusal televizyon kanalı istemekteler. Kapatılan Türk tiyatroların tekrar açılması isteniyor. Bulgar devleti tarafında el konulan Türklere ait vakıf malları iade edilmemesi için açılan davalar sonuçsuz kalmakta. Daha bir yığın sorunlar 25 yıldır çözüm beklenmekte.  Parlamento tarafından kabul edilen son anayasada Bulgaristan tek ulus devlet olarak tanımlanmaktadır. Bundan dolayı parlamentoda iktidar ve muhalefet partiler HÖH yönetimini etnik kartı oynamakla suçlamaktalar. Hiçbir şekilde Bulgaristan’da ikamet eden Türklerin, Pomak Müslümanların, Romanların temel haklarını iadesini görüşmek için gündeme alınmamakta. Bulgaristan devleti ülke sınırları içinde ikamet eden Türkleri Müslüman Pomakları ve Roman gerçeğini görerek asimile edilerek dışlanarak değil, kapıları kapalı olan bazı devlet kurumların toplumsal barış için ikinci sınıf vatandaşlık hissini yıkarak kapıları açmalı.