DOLAR
32,2363 0.16%
EURO
34,9606 -0.03%
ALTIN
2.411,45-0,53
BITCOIN
2182187-0.03676%
İzmir
34°
AÇIK
SABAHA KALAN SÜRE
AÇIK
SABAHA KALAN SÜRE
26 Eylül 2022 Pazartesi
News2 Ekim 2022 tarihinde Bulgaristan seçime gidiyor. Partiler seçim propagandasına tam hız ile devam ediyor. Araştırma şirketlerinin verilerine bakıldığında parlamentoya yedi parti ile koalisyon giriyor. FERB/SD koalisyonu yüzde 23.4 ile birinci parti konumunda. Değişime Devam Partisi yüzde 17.5 ile geçen seçimlerde birinci parti çıkmıştı şimdi ise ikinci parti pozisyonunda. Üçüncü parti ise HÖH yüzde 10.9 ile üçüncü sırada yer alırken dördüncü sırayı BSP alıyor. Beşinci sırada Vızrajdane/Yeni Doğuş Partisi yer almakta altıncı sırada ise Demokratik Bulgaristan yedinci sırada baraj sınırında kalan Bulgaristan Kalkınma Partisi ile İTN/Böyle Bir Halk var partisi ise barajın altında kalmakta. 47. parlamentoda bir önceki parlamentoya bakarak pek büyük fark görülmemekte.
GERB ile PP yer değiştirebilir HÖH ile BSP/Komünistler de yer değiştirebilir. 46. parlamentoda dörtlü koalisyon hükümeti kurulsa da ömrü çok kısa sürdü. 47. parlamentoda aynı partiler olacağına göre hükümet kurulsa da ömrü pek uzun sürmeyecek. Yine Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in atayacağı geçici hükümetle ülke yönetilecek. HÖH Başkanı Mustafa Karadayı’nın seçim kaydını yaptıkları gün; biz zafer için savaşacağız cümlesi çok anlamlıydı. Uzun yıllardır HÖH iktidardan uzak tutuldu 47. parlamentoda partilerin dağılımına bakıldığında iktidar ortağı olması çok kuvvetli görünüyor. HÖH, Bulgaristan Türkleri’nin 2 Ekim 2022 yılında gerçekleşecek olan seçimlerde yeterince milletvekili çıkararak koalisyon hükümetinde yer alarak çözüm bekleyen sorunları çözüm yolu bulur. Seçimler Türkleri ve Pomak Müslümanları asimile etme hevesi körelmeyen zihniyete dur deme seçimi olabilir.
Bundan dolayı Türkler ve Müslüman Pomaklar 2 Ekim 2022 yılı firesiz sandığa gidip oylarıyla HÖH’e destek vermeli. Bulgaristan Türkleri’nin parlamentoda daha güçlü temsil edilebilmesi için Bulgaristan’da, Avrupa’da Amerika kıtasında, Türkiye’de yaşayan Bulgaristan pasaportuna sahip Türk vatandaşları kapı kapı dolaşarak birbirlerini motive ederek seçim günü sandığa giderek seçim bülteninin 1 numarayı çizerek Türklerin partisini desteklemiş olacaklar.
Bulgaristan Türkleri tarafından kurulan dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlarun seferberlik ilan ederek seçim gününe kadar Bulgaristan Türkleri’nin yaşadıkları bölgelerde özveriyle çalışmaları beklenmekte.
Bulgaristan’da yaşamaya mahkûm kalan Türkler ve Müslüman Pomaklar’ın ayakta kalabilme ileride kimlik sorunu yaşamamaları için 2 Ekim’de gerçekleşecek olan parlamento seçimleri önem taşımaktadır. 2 Ekim 2022 yılı Bulgaristan Türkleri bayram havasıyla sandıklara giderek oylarını seçim bülteninde DPS/HÖH 1 numaraya vererek geleceklerini belirlemiş olacaklar.
2 Ekim 2022 yılı Bulgaristan Türkleri olarak firesiz bayram havasında hep birlikte sandığa gidelim.
NewsBulgaristan’da son hafta siyaset kazanı tam anlamıyla kaynama noktasına geldi. Dört partiden oluşan iktidar koalisyonu hükümetinden İTN/Böyle Bir Halk Var partisi lideri şarkıcı şovmen Slavi Trifonov hükümette yer alan dört bakanını çekeceğini açıkladıktan sonra bu bakanlar istifa etti. Böylece hükümette derin siyasi kriz başlamış oldu. İTN partisinden 5 milletvekili partiden ayrıldıkları açıkladıklarından parlamento kürsüsünden bir vekil daha istifa ettiğini açıkladı. Bulgaristan genelinden İTN il ilçe teşkilatlarından istifa haberleri gelmeye başladı. Başbakan Kiril Petkov olaylardan sonra düzenlediği basın toplantısında azınlık hükümet modeline geçeceklerini açıkladı. Hükümet görevini devam etmesi adına çoğunluk sağlanması için 11 milletvekilinin desteği gerekmekte. İTN partisinden istifa eden altı milletvekili hariç beş milletvekili daha gerekmekte.
Muhalefet partileri gereken imzaları toplayıp meclis başkanın azledilmesini istemek için meclis başkanlığına önerge sunup siyasi krizi daha da derinleştirmiş oldular. Meclis Naşkanı Nikola Mincev istifasını verdi ve parlamentoda istifası oylandı. Aynı gün geç saatlere kadar hükümete destek vermek için halktan bir grup parlamento önünde gösteri düzenledi.
Bu olaylar cereyan ederken GERB partisinin meclis başkanlığına hükümetin meclisten güvenoyu alması için dilekçe vermesi Bulgaristan siyasetini çıkmaza soktu. Güvenoyu oylaması 21 Haziran Salı yapılacak. Hükümet kanadı çoğunluğu sağlamak için gerekli milletvekillerini bulamazsa Eylül, Ekim arası Bulgaristan erken seçime gidecek gibi görülmekte.
Bulgaristan siyaset krizinin altında İngiliz ajanslarından bazıları Ruslar’ın olduğunu iddia etmesi üzerine Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Bulgaristan’daki siyasi kriz ile ilgilerinin olmadığını açıklama zorunda kaldı.
Siyasi yorumcular eski savunma bakanı Stefan Yanev kurduğu parti ile diğer partiler erken seçimde parlamentoda girip çoğunluğu sağlayacaklarını böylece Rus yanlısı hükümet ortaya çıkacağını iddia etmekte.
Güvenoyu oylamasından sonra PP/Değişime Devam parti lideri Başbakan Kiril Petkov ben başbakan olmayabilirim bizim partimizden bir isim başbakan olabilir açıklaması yaptı.
Bulgaristan siyasi krizi Batı ile Rus yanlılarını karşı karşıya getirdi. Rus yanlısı Türk “düşmanlığı” ile bilinen VIZRAJDANE/Yeni Doğuş Partisi’nin HÖH ile birlikte meclis başkanı Minçev’in azledilmesinde oy kullanması bazı siyasi çevreleri dalgalandırdı.
Bulgaristan siyasetinde 24 saatin çok uzun bir süre olduğu geçen yıllarda kanıtlanmıştır. Bulgaristan parlamentosunda hükümet güvenoyu alabilecek mi tahmin etmek neredeyse imkânsızdır. Bazı medya kuruluşlarının iddia etikleri gibi Rusya Bulgaristan siyasetine hakim olabilecek mi zaman ve gelişmeler gösterecektir.
NewsRus askerleri savaş esnasında yerel Bulgar halkının giydikleri elbiseleri giyerek ve yanlarına birkaç Bulgar alarak Türk yerleşim yerlerini basarak çoluk çocuk, yaşlı demeden acımasızca katlediyorlar. Böylece binlerce Türkü şehit edip o topraklarda korku salıp Türkleri korkutup o topraklardan kaçmaları sağladılar. Ruslar bu topraklarda kendilerine uydu bir Bulgar devleti kurma hedefinde. Ruslar tarafından Batı ülkeleri ikna edilip Bulgar devleti kuruluyor ve o topraklarda kalan Türkler’in bitmeyen çilesi başlıyor. Çarlık döneminde Türkçe olan coğrafya isimleri değişiyor şehirlerin köylerin Türkçe isimlerin yerlerine Bulgarca isimler veriliyor. Türkiye ile Bulgaristan ikili anlaşmaları hiçe sayılarak Komünizm döneminde Türkçe okullar kapatılıyor. Bulgar devleti adım adım ülkede yaşayan iki milyon Türkü asimile etmeye kararlıdır.
Her zaman olduğu gibi Bulgar devletine Türkleri asimile edilemeyeceğini söylemeye birileri çıkar. Özellikle komünizm döneminde Bulgar devleti Türklere baskıları arttırken paralel olarak Türklerin sesini duyurmak için Türk aydınları ortaya çıkıyor.
Daha nice Türk aydınları hayatlarının üçte birisini Bulgar zindanlarında toplama kamplarında yarı aç yarı tok, kimi zaman daraltılmış tek bir kişinin sığabileceği yerlerde yaşamaya mahkûm bırakıldılar. Suçları Türk olmak Türk gibi Müslüman olarak yaşam arzusuydu. 1984-5 yılları Bulgar devleti ülkelerinde yaşayan Türklerin isimlerini silah zoruyla değiştirdi. Her dönemin olduğu gibi bu dönemin Türk şuuruna sahip Türkler aynı Türklük uğuruna hayatlarının üçte birini cezaevlerinde geçiren abilerini örnek alarak Türk milletini Bulgar zülmüne karşı örgütleyerek protestolar düzenlemişler ve hayatların bir kısmını Bulgar zindanlarında geçirmişlerdi.
3 Haziran 2022 yılı Bulgaristan Türkleri’nin duayeni Türklüğün yılmaz savunucusu Embiya Çavuş’un 96 yaşında vefat haberi Türk halkını yasa boğmuştur. Embiya Çavuş 1922 yılında Şumnu ilinin Mahmuzlu köyünde dünyaya gelmiştir. 1933 yılı ilköğrenimine başlamış, 1941 yılında Şumnu medrese eğitimini tamamlamıştır. Her Türk çocuğu gibi o da Türk bilinciyle yaşamıştır. Genç yaşta Bulgar devletinin Türkleri asimile etme yolunda olduğunu anlar ve Türk bilincini Türklerin arasında kaybolmaması için ne yapabilir düşüncesine girerek daha dört arkadaş ile birlikte “Bulgaristan Türklerinin Varlığını Benliğini Koruma Teşkilatı”nı kurar. Örgüt çalışmalarına yer altına inerek yaparlar. Bulgar devleti örgütü açığa çıkarır ve Embiya Çavuş ile daha dört arkadaşı tutuklanırlar. Aynı medresede öğretmenlik yapan Osman Kılıç, örgüt lideri olarak tutuklanır. Osman Kılıç Türkiye’de casusluk suçlamalarıyla tutuklanan iki Bulgar ajanıyla takas edilip Türkiye’ye getirilir. Embiya Çavuş ikinci kez casusluk suçlarından tutuklanır, görülmedik işkencelerden geçer ve Belene temerküz kampına götürülür. Kamp zebaniler tarafından öldürülen mahkûmları besledikleri domuzlara verildiğini tanıklık yapmış aynı domuzları mahkûmlara yedirdiklerini anlatmıştı. Ölüm cezasına çarptırılır yıllarca pranga ayaklarında demir halkaya bağlı zincirlerle yaşamıştır. Bu zorluklara rağmen yılmadı her olumsuzluklara zorluklarla göğüs gererek batının Bulgar devletine yaptıkları baskılarından 1963’teki şartlı tahliyesine kadar görüşlerinden ödün vermedi. Şartlı tahliyesinden sonra Embiya Çavuş Rusya’da seramik nakışı eğitimi aldıktan sonra Bulgaristan seramik fabrikasında çalışır. Aynı zamanda Embiya Çavuş ressamlığa da ilgi duyar. Özellikle Bulgar devleti Türklere uyguladığı asimilasyon döneminden kesitlerden resimler yapar. Rus ayısının Kafkas Türkleri’ne uyguladığı mezalimlerini resme döker.
Embiya Çavuş 1979 yılı yarı mübadele sonucu ailesiyle birlikte Türkiye’ye gelir. Türkiye Cumhuriyeti dışişlerinden kısa bir çalışma evresinden sonra İzmir’e yerleşir.
1985 Bulgar devleti ülkede yaşayan Türklerin silah zoruyla isim değiştirme kampanyasına karşı gelerek seslerini duyurmak için İzmir “Balkan Göçmenleri Kültür Dayanışma Derneği” kurucu üyesi olur aynı zamanda derneğin genel sekreterliğini üstlenir.
Embiya Çavuş sadece Türkiye’de değil uluslar arası arena da yer aldı. ABD Balkan Ülkeleri konsey üyesi, Amerika İnsan Hakları Derneği üyesi, New York Bulgaristan Türkleri dernek üyesi, Amerika Türk İslam Kültür Derneği üyeliği de yaptı.
1999 yılında Bulgaristan Şumnu kasabasında HÖH lideri Ahmet Doğan başkanlığında “Bulgaristan etnik model” düzenlenen uluslar arası toplantıya katılmak için o dönem BALGÖÇ başkanı Salim Erkin başkanlığında Şumnu’ya gidildi. Giden ekipte Embiya Çavuş, Mümin Yusufoğlu da yer aldı. Teklifi Embiya abimize götürdüğümde önce kabul etmedi; Bulgar devleti beni tutuklar cevabını vermişti. Bulgar devleti Embiya Çavuş’un hafızasında silinmeyecek derin izler bırakmıştı.
Embiya Çavuş sağlığında Türkiye’ye gelse de Bulgaristan’da kalan Türklerin Türk olarak onurlu bir hayat yaşamaları için mücadelesini bırakmayı hiç düşünmedi. 96 yaşında Bulgaristan Türklerinin arkasında derin bir iz bırakarak bu dünyaya veda etti. Mekânı cennet ruhu şad olsun Bulgaristan Türkleri’nin başı sağ olsun…
NewsRusya federasyonun Ukrayna’ya savaş açması sonucunda, bazı ülkeler NATO şemsiyesinin altına girmek için girişimlerde bulundular. Finlandiya ile İsveç’in en kısa yoldan NATO üyesi olmak istemeleri NATO’ ya üye ülkeleri harekete geçirse de terör örgütü ppk/deaş’ a destek verdiklerinden dolayı Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayip Erdoğan “İki ülkeyi desteklememizi kimse beklemesin” çıkışı dünya gündemine oturdu.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın bu çıkışı Bulgaristan’da geniş yankı buldu. Atlantik kulüp başkanı olan eski Bulgaristan dış işleri bakanı Solomon Pasi üyelik aşamasında sorun olan ülkelerden, vaat olan sorunların giderilmesi istenmesi en doğal haktır. Ben Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olsam aynı Sayın Recep Tayip Erdoğan gibi NATO üyesi aday ülkelerine teröre destek verdiklerinden dolayı adaylıklarına veto ederdim.
Bulgaristan Şengen üyesi olması için şimdiye kadar karşı çıkan İsveç özellikle Finlandiya’dan iki ülke arasında yazılı antlaşmalarla destek istemesi gayet doğal hakkıdır diyor Soloman Pasi. Ayrıca Bulgaristan devletine Amerika Başkanı Joe Biden tarafından imzalanan “kredi borçlanma” kanunundan yararlanması. Aynı kanundan ikinci dünya savaşından Hitlere karşı savaşan müttefiklere yapılan yardım Ukrayna devletine askeri, ekonomi ve insani yardım için 40 milyar dolar yardım yapılacak. İmzalanan kanun sadece Ukrayna’ya değil Doğu Avrupa ülkelerini de kapsamakta. Aynı kanundan Bulgaristan Devleti, Rusya Federasyonu ile Ukrayna savaşından etkilendiğinden dolayı, Bulgaristan ordusunun mevcut silahları Amerikan silahlarıyla değiştirilmesi istemekte gayet nizami. 13 asırlık bir ülke olarak ilk defa ordumuzu Amerikan silahlarıyla silahlanma imkanı doğdu diye söylüyor Atlantik başkanı Bulgaristan eski dış işleri bakanı Yahudi asıllı Soloman Pasi.
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti ile Bulgar devleti arasında tarihten gelen anlaşmazlıklar ön plana çıkmakta. Ülkede yaşayan yüz binin üstünde Bulgar asıllı Makedonya vatandaşlarına azınlık statüsü verilmesi istenmekte. Makedonya devleti bu anlaşmazlıklarını yerine getirmediği için Bulgaristan devleti tarafından AB üyelik görüşmeleri başlaması için vetoya devam etmekte. Aynı istekler Kuzey Makedonya Cumhuriyeti taraftan Bulgar devletinden ülkede yaşayan Makedon azınlığını tanıması istenmekte. Bulgaristan anayasasında azınlıklara yer verilmemekte tek ulus devlet olarak tanımlanmakta. Bulgaristan devleti ülkede yaşayan Makedon azınlığını tanıması için anayasa değişikliği yapması gerekiyor yaparsa diğer azınlıkları tanıma zorunluluğu getirilecek bu sebepten dolayı anayasa değişikliği zor gibi görünmekte.
Rusya Federasyonu ile Ukrayna arasındaki savaş Rusya’nın etkileyebilecek Batı Balkan ülkelerini Avrupa Birliğine alınması için AB yönetimi görüşmeleri Haziran ayında başlaması için Bulgaristan devletinin Kuzey Makedonya Cumhuriyeti devletine uyguladığı vetoyu kaldırılmasından yana. Bulgaristan devleti ülkelerinde yaşayan azınlıkları tanımak istemediği halde bir başka ülkelerde yaşayan Bulgar azınlıkların hakları tanınmasını istemesi ne kadar etkili olacak. Bulgar devleti Kuzey Makedonya Cumhuriyeti AB üyelik görüşmeleri başlaması için Bulgaristan’da yaşayan Makedon azınlığını tanımadan Makedonya’da yaşayan Bulgar azınlığını üyelik fırsatını kullanarak tanıtabilecek mi sorusu sorulmakta. Bulgaristan devleti Kuzey Makedonya Cumhuriyeti üyelik görüşmeleri başlaması için vetoyu kaldırmama sebebini hangi AB ülkesini ikna edebilecek…
News10 Kasım 1989 yılında Bulgaristan’da Todor Jivkov rejimi son buluyor. Ertesi yıl birer birer siyasi partiler kurulmaya başladı. Bu kuruluşların arasında çoğunluğu Türklerden oluşan DPS/HÖH da vardı.
Partinin kuruluşundan 32 yıl geçmesine rağmen lider sıfatıyla Türkiye ziyareti gerçekleşmedi. Yerel ve genel hatta cumhurbaşkanı seçimlerinde milletvekili ve belediye başkanları sıfatıyla Türkiye ziyaretleri gerçekleştirilmiştir. Partinin kuruluşundan 32 yıl geçmesine rağmen lider sıfatıyla Türkiye ziyareti gerçekeşmedi. 32 yıl sonra ilk defa DPS/HÖH hareketi lider seviyesinde Türkiye ziyareti yapıldı. Partinin üçüncü genel başkanı sıfatıyla Mustafa Karadayı 32 yıl sonra Türkiye turuna çıktı ve Türkiye’ye anavatanına Bulgaristan’dan dönen özellikle 1989 yılı üç yüz binden fazla zorla sınır dışı edilen Türkler tarafından sevgi ve saygıyla karşılandı.
23 Nisan 2022 yılı İzmir ziyareti sırasında genel başkan Mustafa Karadayı ve yanındaki heyet Menderes Gölcük köyünde bulunan Bulgar devleti ülkede yaşayan Türk ve Müslüman topluma soya dönüş hareketinde şehit edilenlerin anıtına çelenk koyarak halkla yakından görüşme imkânı buldu.
DPS/HÖH genel başkanı Mustafa Karadayı ve yanındaki heyette DPS/HÖH genel başkan yardımcısı Razgrad milletvekili Ahmet Ahmedov
DPS/HÖH genel başkan yardımcısı Kırcaali belediye başkanı Hasan Aziz
Kırcaali milletvekilleri Adlen Şevket, Elhan Kılkov
Haskova milletvekili gençlik kolları başkanı Sezgin Mehmet
Mestanlı belediye başkanı İlknur Kazim
Haskova Mineralni Bani belediye başkanı Mümün İskender
Mestanlı belediyesi meclis başkanı Ersin Ömer
Mestanlı belediyesi özel kalem müdürü Mehmet Mehmet vardılar.
DPS/DPS genel başkanı Mustafa Karadayı ve yanındaki heyet aynı akşam Sarnıç merkez alanında İzmir BALGÖÇ başkanı Abdurahim Nursoy tarafından organize edilen iftar yemeğine katıldılar. İftar öncesi resmi konuşmalarda Bulgaristan’dan Türkiye’ye gelseler de doğdukları topraklar unutulmadığını orada kalan Türk ve Pomak toplumun durumlardan yakından ilgilendiklerine hiçbir zaman oralardan kopmadıklarını dile getirdiler. Genel başkan Mustafa Karadayı konuşmasında aldıkları destekten dolayı teşekkür etti. Birlik beraberlik içinde olunması ve böylelikle çözülmeyecek sorunlar kalamayacağını söyledi.
Genel başkan Karadayı iftar sonrası Belene kahramanlarıyla bir araya gelerek hasret giderdi var olan sorunlar konuşuldu. Özellikle 1984 – 1989 yılları arasında Bulgar devleti tarafından soya dönüş kampanyası yapılmasına karşı gelerek, cezaevleri ve Belene sürgüne giden mağdurların geçirdikleri vakitleri yaşlılıktan 15 yıl emekli olmaları çıkarılması görüşüldü. DPS/HÖH genel başkanı Karadayı Bulgaristan parlamentosunda çalışma Bakanı Georgi Gökov’a neden cezaevleri, Belene adasına tutuklu kalanlar ve sürgünde zorla geçirilen süreç sigortalı olarak yaşlılıktan emekli olmak için 15 yılı sürecinden çıkarıldığını eğer bu haksızlık düzeltilmese Bulgaristan mahkemelerine başvuracaklarını mahkemeler de bu haksızlığı gidermezse AİHM gideceklerini açık dille söylemişti. Mağdurlar genel başkan Mustafa Karadayı’ya parlamentoda mağdurların emekli haklarını dile getirdiğinden teşekkür ederken aynı hassasiyeti Türkçe anadil eğitim zorunlu programlara alınması oldu. Nüfus kütüklerinde zorla yazılmış Bulgar isimleri silinmesine, vakıf malların iadesinde, yerel Türkçe radyolar açılmasına, asimilasyon politikası, soya dönüş mimarların mahkemeye önüne çıkarılmasına, tazminatlar bakanlar kurulu tarafından değil mahkemeler tarafından belirlenmesi kanun değişikliğinde gösterilmesi istendi.
DPS/HÖH genel başkan Mustafa Karadayı imkânlar el verdikçe Bulgaristan’dan anavatana dönenler ile daha sık buluşacağına söz vererek iyi dileklerle ayrılarak Bulgaristan’a heyetle birlikte geri döndü.
