DOLAR 34,3271 0.04%
EURO 37,2218 -0.82%
ALTIN 3.019,08-0,14
BITCOIN 24405394.52513%
İzmir
16°

AÇIK

06:07

SABAHA KALAN SÜRE

254 okunma

Kusturica filmlerine taş çıkartan Balkan hikayeleri

ABONE OL
03/09/2020 00:58
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hakkı Brzac, 2. Dünya Savaşı sırasında Alman işgaline karşı Partizanlara katılan Karadağlı bir Müslüman’dır. Gösterdiği üstün başarı sayesinde savaştan sonra polisliğe atanarak ödüllendirilir. 1956’da kontrolden çıkmış bir kağnının altında bacağını bıraktığındaysa, ödül değerindeki mesleğini kaybeder. Kaza, iş saatleri dışında gerçekleştiği için tazminat alamaz, sakat maaşı bağlanmaz. İki çocuklu ailenin ağır yükü genç eşi Vahide’ye kalır.

brzcTürkiye’nin Başbakanı Menderes’in Tito’yla yaptığı anlaşma gereği göç ‘modası’nın yaşandığı zamanlardır. Hakkı’nın kardeşlerinden biri komşu kavgasında hayatını kaybedince Hakkı’nın da aklına göç yolları düşer. Fakat aşması gereken bir engel vardır; bacağının tedavisinde hastaneye borçlanmıştır ve göç yasaklısıdır. Kardeşlerden biri sahte belge ve para hazırlamaya girişir kaçmaları için. Küçük şebeke anında yakalanınca girişimleri boşa çıkar. Umutlar tam tükenmişken imdada ünlü bir sağır falcı yetişir; aile tuzlu bir sudan geçecek, Müslüman bir ülkeye varılacaktır… Tekrar sahte belgeler hazırlanır, yola koyulunur…
Pekala, güzel bir Emir Kusturica filmi olabilecek bir hikaye. Söz konusu Balkanlarsa, içinde rasyonelliğin sınırlarını zorlayan kişilerin, olayların cirit attığı hikaye bulmak zor olmuyor.
Arnavut Nuhi Sultansu gibi mesela. Üsküplü, tek kelime Türkçe konuşmayı bilmeyen Nuhi, 2. Dünya Savaşı gazisidir. Hakkı’dan farklı olarak onun başına, ‘istediği fabrikada çalışma’ ödülü düşmüştür. Fakat çalışmayı denediği birkaç fabrikanın hepsinden kovulmuş, göç yolları ona da görünmüştür. Aforoz edilmesinin nedeni, fabrikalardaki öğlen yemeği molalarında, çarşıdaki Türklerden öğrendiği Çanakkale türküsünü belki de bir Türk’ten bile daha hisli söylemekten kendisini alamamasıdır; türkü diline yapışmış, o kovulmuştur.

 

 

 

 

TÜM BALKAN   HİKAYELERİNE AÇIK FORUM
Hakkı’nın mühendis torunu Cevat Güngör ve Nuhi’nin turizmci torunu Elif Sultansu gibi pek çok Balkan göçmeni, hikayelerini bugün Balkanskidom adlı internet forumunda paylaşıyor. Forumda tartışan, muhabbet eden, geçmişini arayan, hikayesini anlatanlar arasında Suzan Kardeş, Muammer Ketencoğlu, Serkan Çağrı gibi tanınmış isimler de bulunuyor.
Balkanskidom’un kurucusu Cevat Güngör. Uluslararası şirketlerde sistem denetçiliği gibi ekonomik yönü iyi bir işi var. Ekşi Sözlük’ün aktif yazarlarından biri, bir ‘internet sever’ olduğu üç- beş yıl öncesinin okul yıllarında, kuzeninin gönderdiği Boşnak sitesi linki ilgi alanını aniden değiştirir. ‘Mikro milliyetçiliğin’ egemen olduğu sitede aradığını bulamaz ama kendi deyimiyle bir kez ‘zehirlenmiştir’. Kendisi gibi Balkan göçmeni arkadaşları Mithatka Liçina ve Hakan Müminoğlu’yla konuşarak geçmişlerini, hikayelerini paylaşacakları, muhabbet edip başkalarıyla tanışacakları alternatif bir site açar. Balkanların tüm etnik kimliklerine açık, herkesin hikayesini buluşturacak bir site…
‘Başlangıçta kimse yazmazsa biz kendimiz yazarız diyorduk, ama sonra baktık ki böyle bir şeye epey ihtiyaç varmış, kulaktan kulağa yayılarak üye sayımız arttı’ diyor Güngör. Önceki hafta yukarıda adı geçen tanınmış isimlerin de katıldığı bir geceyle ikinci yılını kutlayan Balkanskidom’un dört bine yakın üyesi bulunuyor.
‘Dom’ Boşnakça’da çatı, ev anlamına geliyor. Sitenin bir yarışmayla belirlenen sloganı, ‘göç edemeyeceğiniz tek adres’. Malumunuz, Balkan kültürünün temelinde göç vardır; tarihten beri sürekli göç edilmiştir. Bu yüzden olsa gerek, bir Balkanlı için hayatta en önemli şeylerin başında ev gelir. Altında sığınabileceği bir çatıya sahip olmak, kök salmak, orada kalmak isterler. Balkan göçmenleri için şöyle genel bir teoriden sıklıkla söz edilir: İlk kuşak yeni yurduna yerleşmek, ikinci kuşak alışmak, yolunu bulmak derdindedir. Geçmişin izini sürmekse ancak bu tür sorunları yaşamayan üçüncü kuşağın bir lüksüdür. Forumun kurucularından Mithatka Liçina ikinci kuşak bir göçmen olmasına rağmen bu genellemenin dışında kalmasını, kendi ailesinin ve genel olarak pek çok Tito zamanı göçmeninin Türkiye’ye uyum sağlamakta zorlanmamasına bağlıyor.

EN POPÜLER KONU HALA TİTO
www.balkanskidom.com adresindeki forumun en popüler tartışma konularının başında Yugoslavya’nın kurucusu Tito geliyor. Arkasından da Rumeli türküleri… Farklı etnik kimlikleri bir devlet altında toplaması, etnik milliyetçilikleri törpülemesi ve dolayısıyla Müslüman grupların da bu törpülenmeden payını alması nedeniyle seveni de sevmeyeni de olan biri Tito. Yani iyi bir polemik malzemesi. Belki daha büyük bir nedense Türkiye’ye göçlerin onun zamanında yoğunlaşmış olması. Güngör, forumda Türkiye siyaseti hakkında tartışmalara izin vermediklerini fakat Balkanlar hakkında, etnik milliyetçilik yapılmadığı sürece her türlü tartışmanın serbest olduğunu söylüyor. Forumun önümüzdeki dönem hedefleri arasında Balkanlar hakkında her türlü bilginin bulunduğu bir portal kurmak ve son yıllarda turistik bakımdan da hayli popülerlik kazanan ata topraklarına tüm meraklılara açık turlar düzenlemek bulunuyor.

EYÜP TATLIPIPAR

etatlipinar@gmail.com

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP