Mübadil kızı alacaklara tüyolar…

Demek sizin oğlan bizim gızçelerden birine kaptırdı gönlünü ha? Vay benim köse sakalım! Ne yapacaksınız şimdi bakalım…

Oğlunuza nasihat çektiniz, dinletemediniz. Aile meclisini topladınız, delikanlıya akıl vermeye kalktınız yemedi… Resti çekip evlatlıktan reddetmeye kalktınız, işe yaramadı… Oğlan kaptırmış kalbini bir kere, hiçbirşey para etmiyor.

E, o vakit yapacak birşey yok. Paşa paşa kabul edeceksiniz gelin hanımı… Lakin bilesiniz ki artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacak. Ayağınızı ona göre denk alın bakalım şimdiden.

Aslında size müstahak! Geçen sene kızınızı bizim kızancıklardan birine verdiğinizde, “Muhacire kız ver, ama kızını alma” diye kurum kurum kurulurken iyiydi ya; şimdi buldunuz işte papazı!

Hani Terzi Meryemgillerdeki günde kurabiyeleri götürürken “komşular, verdim bizim Merve’yi Tepecikli Esma Ablanın oğluna, vallahi rahat ettim. Damat şeker gibi, kızı el üstünde tutuyor, yediği önünde yemediği arkasında.” diye böbürlendiğiniz günlerin acısı şimdi çıkacak demektir.

Bak şimdi anacığım… Sana işin ehlinden birkaç tüyo: Kulağını dört aç da dinle bakalım…

“Hayatım, bana su getirir misin?” dediğini duyunca sakın kızıp köpürmeyesiniz. Bizim kızlar kocasından hizmet bekler. Ne diyor Rumeli türküsü:

“Aman Huriye’m sen misin?
Lokum versem yer misin?”

Mübadil kızları öyle pasaklı dolaşmaz. Üstüne başına bakar, lüzumunda takıp takıştırır. Aynı başka bir türkümüzdeki gibi:

“Aklı da basma giyersin boyli boyincez,
Giyinmişsin kuşanmışsın gerdana varıncez.”

Ha, öyle üç bilezikle, bir yüzükle de kandıramazsın. Nazik olmasına naziktir, ama altıncığını yapacaksın. Keseni ona göre hazır et. Dinle bak, türkü nasıl diyor:

“Kollarında bilezik (Kerimem),
Çok aradım bulamadım (Canlarım Kerimem),
Yok senin gibi nazik.”

Sonra seçici olur bizim kızlar. Senin oğlanı beğendiyse vardır bir hikmeti. Öyle “veririm eline gelinin işi, ben keyif çatarım” sanma. Al sana başka bir türkü:

“Tarlası ayrıklıya,
Ben gitmem çarıklıya,
Allah nasip eylesin,
Boynu kravatlıya!”

Bu işler parasız olmaz elbet. Bizim kıza talip olan önce bir bakacak cüzdanına, boş mu dolu mu… İnanmazsan dinle türküyü:

“Ya ben de o güzele yalvarayım mı?
Gelmezse kareleri bağlayayım mı (Ah)?
Haydendi hopla da gel,
Şalvarı topla da gel,
Cebini yokla da gel!”

Ha, dediklerini yapmazsanız hiç müdaneleri de olmaz. Sonra başlamasın sizin oğlan aşağıdaki Rumeli türküsünü söylemeye:

“Evler(i)mizin önü (Refiye’m) nane maydanoz,
Siz de bizim maleye (Refiye’m) gelmez oldunuz.”

Aman “oğlan benim değil mi, azıcık dert yanınca kızı hizaya sokar nasılsa” diye kendini de aldatma sakın. Çok risklidir. Bizim türküyü sen de duymuşsundur:

“Anadan geçilir Hasan,

Yardan geçilmez…”

Yok, hemen öyle gözünüz korkmasın… Tamam, bizim kızlar zordur, dediklerini yaptırırlar, özgürlüklerine düşkündürler. Ama kalpleri temizdir, ailesine bağlı olurlar. Suyuna giderseniz gene kazanan siz olursunuz. Kız mutlu olursa, oğlunuzu da mutlu eder. Aha da türküsü:

“Evlerim evlerim de (beyim aman) yüksek evlerim,
İçine girerim (beyim aman) gönlümü eylerim.”

YUNANİSTAN’A GİTMEK ŞİMDİ ÇOK DAHA KOLAY

Samsun Mübadele Derneğinin de üyesi olduğu Türkiye Mübadiller Platformunun yoğun gayretleri kısmen de olsa netice verdi ve nihayet Yunanistan hükümeti, yeşil pasaportlular için vizeyi kaldırdı.

Bu da yeşil pasaportlular için Yunanistan’a gidişte yaklaşık 110 euro gibi çok önemli bir tasarruf anlamına geliyor.

15 Eylülde Samsun Mübadele Derneğinin düzenlediği Yunanistan gezisi için artık iki farklı tarife var:

Yeşil pasaportlulara 290 Euro, ötekilere 400 Euro…

Kavala, Sarışaban, Drama, Kayalar, İskeçe, Selanik… Memleket sizi bekler… Başvuru için samsunmubadele@mynet.com adresine bir mesaj atmanız yeterli…