Soğuk savaşın bitmesiyle Arnavutluk devleti yönünü Avrupa’ya yönetmiştir. AB ile bütünleşmek için her geçen gün daha fazla uğraş vermektedir. Fakat sosyalizm sonra Arnavutluk, farklı sorunlarla yüzyüze kalmıştır. En büyük sorun olarak ekomoni, insan hakları ve demokrasi konusunda olmuştur. Fazla geçmeden 97 kaosu da ortaya çıkınca, sonrasında sırpların Kosovaya girerek soykırıma başlamaları ardından da aynı şey Makedonya’da olması, Arnavutluk’un AB’ye giden yolda engel teşkil etmiştir. AB’ye doğru hizla adımlarla ilelemek için 2000’li yılları beklemek gereği ortaya çıkmıştır.
Özellikle 2005 Haziran seçimlerinin propogandasında AB ile bütünleşme konusu üzerinde siyasetini odaklayan Demokratik Paritinin başkanı Sali Berişa, seçimlerin galibi olmuştur. Iktidara gelir gelmez bu doğrultuda hızlı adımlarla ilerlemiştir. Berişa iktidarının yolsuzlukla mücadele ve organize suçlara karşı savaşındaki kararlılığı AB ile bütünleşme konusunda ilerleme sağlamıştır.
Yapılan 28 Haziran 2009 seçimlerinin galibi yine Berişa olmuştur ve iktidarın ajandasında bir 4 yıl daha AB ön planda olacağı ortadadır. Bu ayın ortasında vize liberalizasyonu konusunda AB’nin istediği şartlarını yerine getirildiği, geçen hafta belir ortasında Brüksel’e bildirilmiştir. Bu konuda Avrupa’da her toplantıdan sonra Arnavutlara desteği daha da çoğalmaktadır. Bu da uluslararası toplumun Arnavutlara olan güvenini daha arttırmaktadır.
Bilindiği gibi ocak ayında Arnavutluk Parlamentosu, AB ile bütünleşmek için müzakerelere başlama kararını almıştır. AB ile bütünleşme konusunda Arnavutluk’ta görüşbirliği olduğu da altı çizilmesi gereken bir konudur aslında. 28 Haziran genel seçine iki ay kala Sali Berişa iktidarı AB ile aday müzakerelerine başlamak için başvuruda bulunmuştur. Fakat iktidarın bu hareketi muhalefet tarafından iyi karşılanmayarak, seçim propogandası için yapıldığı gerekçesiyle karşı çıkılmıştır.
AB dönem başkanlığı olan Çek Cumhuriyeti, bu durumun tek başına değil de, AB üye 27 ülkenin oybirliğiyle alınacağı için hemen cevap verilemeyeceği belirtmiş, ancak başvurusunu kabul ederek destekleyeceklerini belirtmiştir.
Başvuru geçen hafta kabul edildi ve süreç başlamış durumda. Arnavutların şu an için en çok istedikleri serbest dolaşım konusudur ve dün, bu konuyla ilgili brüksel’den olumlu cevap gelmiş durumda. Yani Arnavutlar da 2010 yılı ilk 6 ayında AB’ye serbest dolaşma hakkını elde etmiş olacaklardır.
Serbest dolaşım ve müzakerelere tam anlamışyla başlamak için Tiran yönetiminin yapması gereken ödevlerinin olduğu, bu ödevlerin yapıldığı andan itibaren, AB ve uluslararası toplumun desteğiyle Balkanların bir asırdır gülmeyen o yüzü, gülmüş olacak ve istikrar, refah ve barış’tan tam anlamıyla bahsetmiş olacağız.
Arnavutluk AB’nin aday ülkesi durumdadır ve çok yıkında tam üye olacağı inancı tamdır. Yunanistan Başbakanı Papandreu’nun geçen hafta belirttiği gibi tüm Balkan ülkelerinin AB’ye tam üyle olmaları için 2014 yılında olacağıdır. Biz de o tarihi sabırsızlıkla beklemekteyiz. Her nekadar yapılacak ödevler biraz fazla da olsa, titizlikle yerine getirilecektir. Arnavutluk’un artık bu konuda zaman kaybedecek lüksüne sahip değildir. Arnavutluk’un yeri Avrupa’dır ve bu 4-5 sene içinde olacağı temenni edilmektedir.